Pazartesi, Aralık 28

Yeteneksizsiniz

Afedersiniz Acun Ilıcalı bok yapsa, piyasada altın oluyor öyle bir adam. Sıfırdan başlayan bir hikayesi var, biraz da Allah yürü ya kulum demiş sanki. Neyse benim yazacaklarım onun kariyeri falan değil, Porsche'sini de hangi futbolcuya satarsa satsın. Bu Devler Ligi muhabbetinden sonra, bir de aktif futbolcular arasında PS3 turnuvası düzenlesin bence.
***
Şu yeni programı cidden ilginç. İlk birkaç programı Oylum Talu için izlemiştim, daha sonra Hülya Avşar gelince izlemeyi de bıraktım. Programın üniversitelerde olması benim asıl ilgilendiğim nokta. Aslında bu eğitim sisteminin de iflas ettiğinin göstergesi biraz. Güzel ve zeki mi, akıllı ve güzel mi ne öyle bir program vardı birkaç yıl önce. Bir grup güzel kadın gerizekalı rolü yapıyordu. Belki de gerçekten gerizekalıydılar bilmiyorum. Ama daha sonra 2007 seçimlerinden önce sokakta muhabirler, üniversite öğrencilerine sorular sordular ve verilen yanıtlar cidden korkunçtu. Tabii ki kimse siyasetle ilgili olmayabilir, hani o hep söylenen 80'lerin apolitize edilmiş kuşağı geyiğini yapabiliriz ki ben de o kuşaktanım. Ama Türkiye günün her saatinde siyasette flaş bir gelişmenin yaşandığı, gazetelerin internet sitelerinin her dakika güncellendiği, yani biz bilgi sahibi olmak istemesek de günlük siyasi gelişmelerle iç içe yaşadığımız bir ülke. İsviçre'de doğup büyüyen bir arkadaşım başbakanın kim olduğunu bilmezdik derdi. Ama burada bilmemek mümkün değil. Sürekli onlar var hayatımızda.
***
Şu programa geri döneyim. Bu programı benim için üstünde düşünmeye değer kılan özelliği sahip olduğu kör yeteneğin neye göre değerlendirildiği belli olmayan insanlara şov dünyasının kapısını açması. Gerçi ipin üstünde yürüyen de var, göbek atan da var, şarkı söyleyen de var. Yetenek o kadar soyut bir kavram ki, kıstasın ne olduğu da hiç belli değil. Ama işte dediğim gibi sıradan bir insana kısa yoldan şöhret olma kapısını açan bir program olduğu da belli. Bu programdaki abuklukları, ilginçlikleri, arkadaki yüzlerce üniversite öğrencisinin alkışlaması sinir ediyor beni. Bence orada onlara hakaret ediliyor. Ya basit bir yarışma bu amma yaptın demeyin, ya da diyin fark etmez ben öyle düşünüyorum. Ben de üniversite öğrenciliğim boyunca kafasını kitaptan kaldırmayan ya da laboratuvardan çıkmayan biri değildim. Ama sınırlı IQ'um ve sınırlı kapasitem çok şükür elinde tepsi çevirirken göbek atan 50'li yaşlardaki bir adamı izlerken onunla birlikte göbek atmamı engelleyecek seviyede. Kısa yoldan şöhret olma, kısa yoldan para kazanma yarışması bu. Diğer yanda ise mezun olduğu zaman bu piyasa koşullarında ekmeğini taştan çıkarmak zorunda kalacak insanlar. Bu yarışmadaki abidik gubidik olayları yüzlerce üniversite öğrencisinin inanılmaz tepkilerle izlemesi bana çok cahilce ve çok aptalca geliyor. Oradaki o yüzlerce öğrenciden bir çoğu "ya üç sene önce Acun'un yarışmasına gitmiştik. keşke oradaki filanca gibi yeteneğim olsaydı, g.tümden top çıkarsaydım" diyecek. İnsan geçmişini sorgulayabilir. Ben sürekli yapıyorum. 7 yaşındayken oto tamirciliğine başlasam şu anda kendi servisimi açar mıydım acaba diye düşünüyorum. Ya da çıraklığa başlasam şimdiye kuafördüm diyorum. Ama resmen senin boşa okuduğunu, boşa emek verdiğini, seni okutabilmek için maddi manevi yük altına giren ailenin emeklerinin de bir hiç olduğunu dolaylı yoldan gösteren bir programın şakşakçılığını yapmak sana düşmez bence. Sabah sabah böyle bir yazı yazıp haftaya gergin başladık ama, umarım ne demek istediğimi tam anlatabilmişimdir.

2 yorum: