Salı, Kasım 30

Kolej Takımı


- Barcelona'yı sevmeyebilirsiniz. Saygı duymak zorunda da değil kimse. Futbolcuları da tamamen temiz futbolin yüzleri değiller bence. Ama bir gerçek var; bu takımın futbolcuları futbol oynamayı seviyor, daha da önemlisi beraber oynamayı seviyor.

- Sadece futbolda değil hayatın her alanında takım olmayı becerebilmek gerekir. Bu adamlar becermiş.

- Messi tekme yiyince, tekme atan futbolcunun peşine 10 Barcelonalı'nın koşması bazı toplumlarda "kabadayılık" olarak adlandırılabilir ama aslında ortada güzel bir takımdaşlık vardır.

- Barcelona güzel bir proje olabilir. Dün Mourinho'nun dediği gibi "ürün" olabilir. Ama bu ürünün nasıl yansıtıldığı önemli. Dünyadaki bütün takımlar bize şirket olarak pazarlanırken, Barcelona lise takımı gibi pazarlanıyor. Yıllardır beraber oynayan, birbirini seven, abi-kardeş-dost yaşayıp giden gençler. Ve herkes lise yıllarını güzel hatırlar. Barcelona'nın yarattığı sıckalık biraz da buradan geliyor.

-Barcelona, bir gençlik dizisi. (Koçum Benim olabilir mesela; Valdes'in Guardiola'yı iten Ronaldo'ya atarlanması gibi)

- Ramos da sağlam şekil koydu yalnız. Barcelona'nın iki kaptanını elinin tersiyle itti. Hafta sonu Barnebau'da topçular tribüne çağrılmaz, sadece Ramos'un adı geçer.

- Arbeloa, Jose'nin yeni Materazzi'si.

- Schuster "60'ların futbolu" derken yerin dibine sokuldu. Bunu daha önce Madrid'de de yaşamıştı. 2 sene önce "Hafta sonu Barcelona'yı yenemeyiz" dedi, kovuldu. O gün bugündür Real, Barcelona'yı yenemiyor. 17 gol yedi 2 gol atabildi.

- Real'in namağlup şekilde Barcelona'ya gelmesi; "bu sefer çok güçlüyüz, bu sefer yeneceğiz" diyerek hazırlanması ve maçın ilk 15 dakikasında 2-0 geriye düşmesi. Real Madrid-Galatasaray kader dostluğu.

- Hele hele o 2.gol. Alex'in 2006 Aralık'ında ve 2009 Ekim'inde attığı golden farkı var mı?

- Maçtan önce İniesta gol atar dedik, Xavi attı. Ondan sonra 2-0 oldu, Inıesta'nın kaleye şutu yok. Bahis işi enteresan.

- Jeffren ve hileyle....

- Barca-Real maçlarını genelde aynı grup beraber aynı yerde izleriz. Barcelona tarihi bizim mahallede yazılıyor. 6-2, 5-0...

- Messi yine Mourinho takımlarına gol atamadı.

- Di Maria'yı taraftar nasıl benimsemiş anlamıyorum. Yılın transferi seçmişler. Öyle Hercules'e gol atmakla falan olmaz bu işler, bana Nou Camp'da lazım. Nerede Di Maria, kayboldu.

- Khedira gibi, Secunda Liga'da 50 tane var.

- Messi'yi yıllardır izliyorum, artık herhangi bir maçtan sonra "ohaaaa Messi, uff napıyor öyle" tarzı şeyler çıkmaz benden. Messi ulan bu, Busquest değil ki.

- Yalnız şu var, Xavi'yi Messi'ye oranla daha uzun zamandır izliyorum ve her maç "oha Xavi" diyorum.

- Xavi 6 sene sonra Real'e gol attı. 6 sene önceki golü Madrid'de maçın bitmesine 5 dakika kala atmıştı.

1 yorum: