Ara sıra şehir dışına çıkmak gerekiyor. Şehrin dışına, başka bir şehre... Son 5 ayda çok çıktım ama uzun bir aradan sonra ilk defa başka bir şehirde uyandım. En son 2011 yılbaşıydı.
Başka bir şehirde uyanmak güzel oluyor. Faydalı. Nerede olduğunu ve nereye doğru gittiğini düşünüyorsun. Bunun nesi faydalı bilmiyorum. Ama en sonunda bir haz duyuyorsun. O hazzı yakalamk güzel bir şey.
Derler ya; "İyi bir seyyah nereye gittiğini bilmeyendir, mükemmel bir seyyah ise nereden geldiğini bilmeyendir" Biz henüz iyi olanız. Nereye gittiğimizi bilmiyoruz ama nereden geldiğimiz hep akıllarda. Hafıza, mükemmel bir seyyah olmamızı hep engelleyecek. Olsun.
Ara sıra bunu yapmak lazım. Atlayıp bir yere gitmek. Bir gece kalmak. Farklı sokaklar, farklı insanlar, farklı tarzlar. Bilmediğin bir yerde nedensiz şekilde sana bir şeyler anımsatanlar...
O bilmediğin şehirden dönerken hissettiğin haz... Orası çok önemli. Mümkün olduğunca otobüsle dönmek lazım... Haz daha uzun sürsün. Bir de camdan bakarken bazı şeylerin geçtiğini, bazı şeyleri geçtiğini görmek lazım. O hazzı duyarken bu metafora ihtiyaç var.
Çanakkale'ye gidelim. Dönüş de 6 saat, bileti cam kenarı kestirirz bol bol bakınırız.
YanıtlaSil17.