Pazar, Aralık 30

Ne Kadar Daha Sürecek Böyle




Son 20 saatte buraya 4-5 yazı yazdım ve hepsini sildim. Hem içimi dökmek istiyorum, hem de sıkıntılarımı kimseyle paylaşmak istemiyorum. Zaten dışarıda, gerçekte, reelde kimseyle paylaşmıyorum; o zaman buradan yazmanın da anlamı yok. Ve backspace....

Sonra bunu dinledim.  Dünyanın çeşitli noktalarında; benim, yani 21.yüzyılın standart insanının standart problemlerinden başka, çok alakasız ve çok daha gerçek sıkıntılar olduğunu bir kez daha fark ettim ve kendi sorunlarımdan uzaklaştım.

Zaten temelde asıl isteğim kendi sorunlarımdan uzaklaşmaktı. Bunun için dünyanın asırlardır çözülmemiş sorunlarını dert etmem yeterli oldu. Gerçi ben yazarak, yani kendi sorunlarımı başkalarının üzerine yıkarak rahatlamayı tercih ederdim ama benim dünyevi problemlerim burayı okuyacak adamı çok fazla ilgilendirmez.

Çevremdeki insanlara açılamazken, onlara kendi sorunlarımı yüklemekten kaçarken, buraya yazmak çok ters, bencilce.

Hem zaten, dinlediğin bir şarkıda veya izlediğin bir filmde veya okuduğun öyküde, yine de seninle ortak bir nokta yakalıyorsun. Orada çok farklı bir şey anlatılsa da, sen kendin için gerekeni alıyorsun, o zaman bazen birşeyler yazmana gerek kalmıyor.

2013'e girerken, içimde gram umut yokken ve tonla korku varken, aradığım cevaplar varken ve hiç bir çıkış yolu bulamazken, ne yaptığımı bilmez haldeyken, en iyisi buydu.

değiştin mi hiç?
değiştim ben bu sene.
ve her gece,
her bir gece.

zalimin mazlum ile,
celladın kurban ile
dönüp durduğu
bu dehşet çemberi
bunca delilik ne kadar daha sürecek böyle?

eskiden uysal bir kuzuydum,
sonra bir kaplan oldum
ve vahşi bir kurt.
güvercindim önceden, bir ceylandım.
bugünse bilmiyorum ne olduğumu.

ve her şey yeniden başlıyor işte...

2 yorum: