Üniversitede tez konusu olmalı, futbol takımlarındaki papazlık. Bu konu hakkında gençlik dönemlerimde çok yanlış düşündüğümü itiraf ediyorum. Yine de 180 derece dönmüş değilim. Ama iş hayatına girdikten sonra da bir şekilde empati kurmaya başladım. Papazlık çalışma hayatında ve özellikle futbol takımlarında olması gereken bir müessese. Ve sadece otobüsteki arka koltuğu kapmakla bunu elde ederseniz, kısa sürede tahtınız sallanır.
Şu video derslik. Alınacak dersleri, dikkat çeken öğeleri sıralayalaım. Zaten herkes görmüştür ama olsun.
1) Keita'nın Totti daha oyuna girmeden pazubandı vermeye koşması. Kurallarda bu yok. Totti sahaya girmeden bunu yapamaz. Ama Keita bunu düşünmüyor bile. Onun için önemli olan kaptanına saygı var. Papaza saygı. Oradaki isim Totti olunca böyle oluyor. İbrahim Toraman olsa böyle olmaz mesela.
2) Totti'nin Keita'ya cevabı, mimikleri. Kötü bir papaz, egosuna yenik düşüp pazubandı anında alırdı. Bu sahne hoşuna giderdi ve camia içindeki bazı yerlerse mesajını yollardı O almıyor. Üstelik öyle şova yönelik bir sadelikle değil. Gayet agresif. İtalyanca bilmiyoruz ama suratından anlıyoruz, o an Keita'ya "Sikerim bandını git topunu oyna" diyor. Taraftara selamını yolladı, saha içine mesajını verdi. Muhteşem.
3) Teknik direktör Garcia'ın Totti yanında eksik kalan karizması. Tanımasak ve üstündekileri görmesek, kumral adamın teknik direktör olduğunu ve oyuncusuna kızdığını düşünürdük. Yanındaki ise oyuna girmeyi bekleyen futbolcu. Ama öyle değil. Orası Roma...
15 saniye civarı bir video. Ama "İyi bir papaz nasıl olur" hakkında en önemli dersleri anlatmaya yetiyor.
no diyor. vai diyor. vai git demek. bi de cümle kuruyor ama orayı anlayamadım.
YanıtlaSil17.