"Bir keresinde bir lig maçında tehlikeli bir yerden frikik oldu ve topun başına her zamanki gibi Alex geçti. Fakat o sırada Mehmet Topuz da geldi, serbest atışı kullanmak istediğini söyledi. Tansiyonu yüksek bir maç olmadığından dolayı herkes Alex’in izin vereceğini düşündü ama Alex herkesten farklı düşündüğünü milyonlarca kişiye göstermekten çekinmeyecek kadar cesaretliydi. Kabul etmedi ve kendi kullandığı serbest vuruşu gole çevirdi.
Maç sonrası soyunma odasına girer girmez beni kolumdan tuttu ve derhal Mehmet Topuz’la konuşmak istediğini söyledi. Mehmet Topuz o an çok duygusaldı ve herkesin içinde, bu şekilde bir isteğinin reddedilmesi onu yaralamıştı. Alex soyunma odasındaki tuvalete ikimizi de götürüp, kapıyı kilitledi. Topuz’un gönlünü alacak cümleler kuracağını düşünüyordum. Ama ağzından çıkanlar ders niteliğindeydi. Belki ben ve Mehmet, bu konuşmanın tek canlı tanıklarıyız ama ana fikri aslında hepimize yeter. Alex şunları söyledi :
” Bir sonraki maç yine frikik olsun, yine topun başına gel… İnsiyatif bende olduğu sürece sana yine attırmam. Çünkü neden biliyor musun ? Ben her hafta antrenman sonrası onlarca frikik çalışırken, sen çoktan duşunu almış, odanda yatıyor oluyorsun. Bir kere seni yanımda görmedim. Bu yüzden kusura bakma, sen ne zaman benimle birlikte mesai verirsin, o zaman kendi ellerimle topu sana veririm. Senin duygularını anlıyorum ama şu anda frikik kullanmayı hak etmiyorsun."
Samet Güzel / Fitbol / Ekim sayısı
Büyük ihtimalle Fenerbahçe - Ankaragücü maçı. 2010-11 sezonunun sondan bir önceki haftası. Karşılaşma 6-0 bitmişti ve bu gol ya beşinci ya da son goldü. Samet Güzel'in eksik anlattığı bir şey var. Golden sonra Fenerbahçeli futbolcular gole sevinirken, Mehmet Topuz küskün bir şekilde sevince katılmamıştı. Gazetelerde de baya haber olmuştu. İşin ilginç yanı Mehmet Topuz'un iyi sezonlarından biriydi. İlk 11'de oynuyordu.
Kapalı kapılar ardında böyle bir olay yaşanması olayı daha da etkileyici bir hale getiriyor. Alex de Souza'nın futbolculuğu herkes tarafından farklı bir yere konuldu ama ben hiç o gözle bakamadım. Fakat, giderken yaptığı basın toplantısı ve ardından ortaya çıkan bu tarz hikayeler ona olan saygımı her geçen gün arttırdı. Çok büyük figür, çok ilginç bir karakter. Takımda papaz olmayı hakedecek bir kişilik, dostun olursa sırtını dayarsın, düşmanın olsa kavga ederken zevk alırsın. Mehmet Topuz, Gökhan Gönül gibi futbolcular acaba ondan ne kadarını aldılar? Semih Şentürk'ün aldığını biliyoruz...
Dogvu mu samet
YanıtlaSil