Guy Ritchie filmlerini birbirine karıştırmak kolay. O nedenle insan hangisini izlediğini şaşırıyor. Hatta, uzun zaman önce izlediği filmim bile hangisi olduğunu ancak izledikten sonra fark edebiliyor. Lock, Stock and Two Smoking Barrels'i daha önce izledim mi hatırlamıyorum bile. Fakat ilk dakikalardan itibaren bu filmin bir Guy Ritchie filmi olduğunu söyleyebiliyorsunuz. İmzasını belli eden yönetmenlere saygım sonsuz. Üstelik bu film, yönetmenin ilk filmiyse..
Snatch'in habercisi gibi bir şey. Ardından RocknRolla da gelecek. Üçünü de izledim. Üçü de şahane. Yaygın bir inanışa göre; bu filmlerden ilk hangisi izlenirse o daha çok sevilirmiş. Ben en son bunu izledim ve en çok bunu sevdim. Belki de şu an hafızada en taze durumdaki olduğu için.
Oysa filmin önemli bir zorluğu var. Çok fazla karakter barındırıyor. Bu karakterlerin normal isimleri de yok. Çoğu lakapları ile tanınıyor. Haliyle kimin kim olduğunu hemen idrak edemiyoruz. Bir de çok fazla replik var. Takip giderek zorlaşıyor. Hele bir de konuşulan dil sokak ağzı olunca. Zaman zaman İngilizlerin dahi anlamadığı bir konuşmaya adapte olmak çok zor.
Yine de harika film. O güne kadar (1998) bir klip yönetmeni olan Ritchie harika iş çıkarmış. Oyuncu seçimi de muazzam. Rol alan oyunculardan 17 tanesinin ilk filmi. Bunlardan biri de Jason Statham. Son yılların en gözde keli olduğu için bir anlamda rol modelimiz sayılan Statham, bu filmin açılış sahnesinde şov yapıyor. Sinemaya muhteşem bir adım... Zaten öncesinde de sokak satıcısıymış. Ritchie ondaki cevheri görmüş ve değerlendirmiş. Her ne kadar Statham, daha sonra basit filmlere yönelse de bu film onun başyapıtı olarak durmaya devam edecek.
Vinnie Jones da yeşil sahalardan buraya ilk kez geliyor. Daha doğrusu hapisten. Filmin çekimlerine (sanırım eşini dövdüğü için girdiği) hapisten çıkar çıkmaz gelen Jones, sadece kült bir futbolcu eskisi olduğu için rolü kapmamış. Adamda yetenek var. Mesela bizdeki Pascal Nouma gibi değil. Hakikaten rolün hakkını veriyor. Tanımayan onun eski bir futbolcu olduğunu ve ilk kez bir filmde rol aldığını düşünmez.
Mizah çok üst düzeyde. İngiltere'nin cool havası çok ortada ve hatta bazen kıskandırıyor. Karakterler muhteşem. 125 kere 'fuck' geçiyor ki bu toplam küfürlerin yarısıdır herhalde. 'Pezevenk' bile var. Türkçe olarak. Zaten Rory Breaker karakteri ayrı bir yer edindi bizde. Sting de burada.
Sonuç olarak gerçekten güzel filmmiş. 20 yıl sonra izledik ama olsun. Brad Pitt, izlemek için 20 yıl beklememiş ve Snatch'te oynamak için Ritchie'ye yalvarmış. Sonuç; harika!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder