İki hafta önce Simone Zaza yazdık ve beklediğimiz şekilde nazarımız değdi. İtalyan oyuncu, altı hafta sonra ilk defa bir maçta gol atamadı, maçın 78. dakikasında oyundan çıkarken, oyundan çıkmasına sinirlendi, yedek kulübesini terk etti, İtalya Milli Takımı'na çağrıldı ama İsveç maçı öncesi kadrodan çıkarıldı ve onsuz İtalya, Dünya Kupası'ndan elendi.
Şimdi Real Betis öveceğim ama neyse ki istikrarlı sonuçlar alan bir takımdan bahsetmeyeceğim. Başlarına her şey gelebiliyor zaten, benlik bir durum yok! Zaten bu özellikleri sahada içinde de belli oluyor. Benim ilgimi de o yüzden çekiyorlar. Real Betis maçlarının ne olacağı, nasıl sonuçlanacağı hiç belli olmuyor. Genelde çok gollü geçiyor ve devamlı heyecanlı oluyor. Lige başladıkları Barcelona yenilgisini atlayarak sırayla hatırlayalım;
İkinci haftada Celta Vigo'yu 1-0 geriden gelip 2-1 yendiler. 2. golü atana kadar (77. dakika) inanılmaz bir baskı kurdular. Sonunda da kazandılar.
Üçüncü haftada Villarreal deplasmanında 1-0 öne geçtiler ama sonra 3-1 kaybettiler. Enes Ünal'ın da gol attığı bir maçtı.
Dördüncü haftadaki Deportivo la Coruna maçını 2-1 kazandılar. Kıran kırana, heyecanlı, pozisyonlu bir maçtı.
Beşinci haftada son iki yılın Şampiyonlar Ligi şampiyonu, geçen senenin La Liga şampiyonu Real Madrid'i deplasmanda 1-0 mağlup ettiler. O moralle ertesi hafta kendi sahalarında Levante'yi 4-0 yendiler.
Yedinci ve sekizinci hafta maçları gol yağmuru ile geçti. Real Sociedad deplasmanında oynadıkları maç 4-4 sona erdi. Valencia karşısında ise 6-3 mağlup oldular. Halı saha maçı gibiydi... Beş dakika içinde 4-0'dan, 4-3'ü yakalamaları takdirlikti. Beraberlik golünü atamadılar ardından 6'yı yediler!
Son iki hafta biraz daha durgun ve normal maçlar oynadıktan sonra bu hafta Getafe karşısında yine eskiye döndüler. 2-0 geride kapattıkları ilk yarının ardından 2-2'yi buldular. Üstelik son gol 87'de geldi.
Dikkat çeken, umut veren bir takım değiller. Övmeye gerek yok. Oynadığı 5 maçı kazanan, 4'ünde de yenilen bir takımdan bahsediyoruz. Yani her an her şey oluyor, istikrarsızlar. Kefil olmam. Avrupa Kupası'na da gidebilirler küme de düşebilirler. İkisi de şaşırtmaz. Fakat maçları zevkli, geçiyor. Televizyon izleyicisi için ideal...
4-3-3 gibi bir taktikleri var sanırım. Yeri geldi mi pas oyunu, yeri geldi mi geçiş oyunu oynuyorlar. Bunu bilerek mi yapıyorlar, yoksa maç içinde yaşananlara göre doğaçlama mı gelişiyor emin değilim. Teknik direktör Quique Setien, geçen sezon Las Palmas'ı çalıştırmıştı. Onlar da geçen sezonun başında buna benzer bir oyun oynayıp, buna benzer skorlar alıyorlardı. Ligin son dönemimde dağılmışlardı.
Bu arada Real Betis gibi dikkat çekici, bir de Real Sociedad var ama bence onlar, Betis'ten daha sağlam top oynuyorlar. Odriozolo devre arasında satılmazsa zirveye daha yakın bitirirler gibi. Tahminim bu yazıyı yazdıktan sonra, Betis maçları alt bitmeye başlar!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder