İntihar ilginç bir konu. Bana şimdilerde çok uzak ama herkes gibi çok yakınına girdiğim dönemler oldu. Ve hiçbir zaman, intihar edene veya intiharı düşünene negatif gözle bakmadım. O nedenle Cesare Pavese'nin intiharına dek yaşamını belgeleyen günlüğünü de meraklanarak okudum.
Fakat hiç hoşlanmadım. Rahmetlinin kemikleri sızlanmasın ama bir insan bu kadar karamsar olmamalıydı. Resmen intihara kendi gitmiş. Belki günlükler onu anlamak için yetersizdir ama yine de ben onun derdini anlayamadım. Anlamak zorunda da değildim zaten. Yazım olarak da fazla zorlayıcı. Devamlı kendini tekrar eden notlar. Kitabın adı bana "Her şeye rağmen inat ettim, uğraştım ama olmadı” duygusunu vermişti ama kitabın içinde hiçbir uğraş yoktu. Kendisi de "Uğraşmak her gün biraz daha boş ve anlamsızmış gibi geliyor" cümlesini geçiriyor. Usta, hiç uğraşmamış. Okurken çok sıkıldım. Okuduğum kitap şimdi nerede onu bile bilmiyorum. Ama içinden çıkan ayraç en olmaması gereken yere gitti. İnşallah kaybolur.
Ama yine de boş kitap değil. Boş cümleler yok. Mesela buna kim karşı çıkabilir ki;
"Asıl başarısız insan, büyük işleri gerçekleştiremeyen değil -bunu kim başarmıştır ki- bir yuva kurmak, bir dostluğu, bir kadınla mutlu bir ilişki sürdürmek, ekmek parasını kazanmak gibi küçük şeylerde başarısızlık gösteren insandır. Başarısızlığın en acısı budur."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder