Çarşamba, Ekim 11

Bir Erkek Hakkında




Nick Hornby bugüne kadar beni hiç pişman etmedi. Kendisine de hakettiğinden çok az değer verdiğimin farkındayım. Sadece iki kitap ve bir film. Ama bunun bir sebebi var. Zaten çok kolay okunan biri ve bunu bir de okutarak tüketmek istemiyorum. Futbol Ateşi, hayatımdaki en özel kitaplardan biri olarak kalmaya devam edecek. Bir Erkek Hakkında'yı da her zaman gülümseyerek hatırlayacağım. Her paragrafını, her dialogunu ayrı ayrı alıntılar haline getirebilirim.

Neyse ki filmi de var. Yani bir kez daha okumak gibi olabilir. Sanırım kitapların sinemaya dönüşmesi bu gaz sayesinde oluyor. İçimizden "Ne kadar kötü bir film olabilir ki" diyoruz. Sonrası genelde hayal kırıklığı oluyor. Fakat bu sefer biraz daha eminim. Futbol Ateşi'nin sinemada kötü olduğunu duymuştum. Ama henüz okumadığım High Fidelity, sinemada fena değildi.Buna da güveniyorum. Vizyona gireli 16 sene olsa da, bir ara oturup keyifle izleyeceğimi düşünüyorum.

Kitap hakkında çok şey yazmak istiyorum ama ayıramıyorum da. Belki ara ara, zaman zaman canım sıkıldığında veya gündelik hayatın içinde en basit bir şeye anlamsız bir şekilde güldüğümde bu kitaptan bir yer açar, buraya da bir alıntı çakarım. Gerçi kitap Can'ın kütüphanesinde ama olsun! 

Yine de bir yer seçmem gerekiyorsa; Manchester United'ın önemli oyuncusu Kirk O'Bane tabi ki bir futbolsever olarak bizi çok güldürdü.

Bir gün, bir internet sitesinde "Kadın-erkek ilişkileri üzerine yazılmış en iyi kitaplar" listesine denk gelmiştim. Bu kitap da vardı. Tamamen saçmaymış. Herhalde editör kitabı okumamış. Nasıl tanımlanır onu da bilmiyorum.

Sanırım buna erkek kitabı dersem kimseyi kızdırmam?!

Hiç yorum yok: