Salı, Temmuz 26

Dehşet Adası


Herkes olayı Nazi ve 2.Dünya Savaşı'yla kıyaslıyor. O yıllarla ilgili göndermeler yapılıyor. Ortada çok ciddi bir olay var doğru ama biz bu olayların benzerlerini Hollywood'da gördük.

Cani adaya gelir, önce en güzel kızı öldürür,sonra devam eder. Kaçan olur kurtulamayan olur, en sonunda film biter. Filmin adı Türkçe'ye büyük ihtimalle Dehşet Adası olarak çevrilir ve büyük olasılıkla Show TV'de yayınlanır. Yani aslında bu Nazi benzeri bir olay değil, Hollywood'da sıkça karşımıza çıkan bir karakterın gerçek hali.

Demek ki Avrupa'da Nazi korkusu hala çok derinlerde. Her türlü şiddet olayını ona benzetiyorlar. Şiddetin karşılığı nazi olmuş, belki de kavramlar birbirine karışmış. Oysa bu olay tam bir 21.yüzyıl şiddeti.

Toplum içinde unutulmuş birey, biraz da kendini unutturur, sonrasında dikkat toplamak için "baskın" yapar. Bu seferki Ada baskını oldu ve çok can aldı. Bazen Kadıköy'de sokak basarsın, bazen Trabzon'da kahvehane basarsın. Nazi şiddeti toplama kampıdır.Toplar, bekletir. Zamana yayar, belki de egosunu gücünü göstermek için uzun süre sıkıntı çektirir. Ve aslında kimin Nazi olduğu bellidir. Burada eylemi yapanı eylemden önce kendinden ayıramazsın. O da senin gibi giyinir, o da senin gibi konuşur. O da sokaktaki her sıradan insan kadar sıradandır. Korkutucu olan da budur. Metroda, sokakta, barda beklemedik anda böyle bir olaya dahil olmayacağının kesinliği yoktur. Biz hiçbir şekilde Norveç'te, o adada olmazdık, ama bizim bulunduğumuz adaya böyle birinin girmeyeceğinin garantisi yok.

21.yüzyıl şidedeti ani oluyor. Bir anda olmak zorunda. Gücün kısıtlı. Sadece boş bir zamanın var. Ünlü olacağın 15 dakika.Bu 15 dakikada yapacağını yapacaksın. Şehrin, toplumun her yerinde olan kolluk kuvvetleri seni ıskalamış ama kısa sürede seni yakalayacaklar. O ana kadar ne yapabiliyorsan.. Sıradan bireyin kendini gösterme anı.

Sonuç olarak, belki de ilk defa böyle bir olay yaşanıyor ama şaşırmıyoruz. Çünkü bunu çok defa izledik. İşin, adamın siyasi tavrı ise çok ayrı. Bu adam ölü ele geçseydi belki seveni, hayranı bile olacaktı. Şimdi aciz bir şekilde tutuklu olunca kimsenin ilgisini çekmeyecek. Gerçi Atatürk, hayran olduğu liderlerden biriymiş, belki Yılmaz Özdil baştacı edebilir.

Hiç yorum yok: