Cumartesi, Mart 14

Geri Dönünce Ne Olacak?


Dünya krizde. Daha önce böyle bir şey yaşamamıştık. Daha doğrusu bizim kuşak yaşamadı; insanlık ise çok defa gördü. Herhalde bu kadar geniş bir coğrafyaya etki eden son kriz İkinci Dünya Savaşı'dır. Onu da yaşamış insanların sayısı zaten çok az. İronik bir şekilde, Corona'dan en çok etkilenen de onlar.

Fakat bizim için yeni ve görülmemiş bir durum. O yüzden ne yapacağımızı pek bilmiyoruz. Ben de bilmiyorum. Bekleyip göreceğiz.

İşin futbol kısmına girelim ama yavaştan. Malum tüm ligler, turnuvalar durma noktasına geldi. Bu yaz bir de Euro 2020 ve olimpiyat senesiydi. Hayat normale döndüğünde bile her şey normal olmayacak.

Öncelikle yazdan başlayalım. Henüz Euro 2020 ertelenmedi ama büyük ihtimalle bu hafta içi ertelenme kararı alınacak. Peki ne zaman oynanacak? Zira ulusal ligler ve Avrupa kupaları henüz tamamlanmadı. UEFA delegeleri bu konuyu detaylı konuşuyordur ama en iyi kararı almak zorundalar. Oyuncuları, taraftarları ve ne yazık ki futboldaki paranın esas kaynağı olan sponsorları  da düşünmek zorundalar. Fakat herhangi bir unsuru daha öne koymak hata olur.

UEFA, büyük ihtimalle Euro 2020'ye çok fazla bel bağladığından, en çok güvendiği ve her sene dünya kadar para kazandıran turnuvası Şampiyonlar Ligi'nden vazgeçti. Sırf Euro 2020 ertelenmesin ve takvim sıkışmasın diye Şampiyonlar Ligi gibi bir organizasyonun taraftarsız oynanmasını göze aldılar. Bazı maçlar boş tribünlere oynandı. Ne yazık ki yanlış karardı. Hatta bazı maçlar seyircili oynandı ki bu daha da büyük bir hataydı. Mesela binlerce Atletico Madrid taraftarı, Corona'nın en yaygın olduğu ülkelerden birinden kalkıp İngiltere'ye gitti. Sadece stadyuma girmeleri veya yola çıkmaları mesele değildi. Aynı zamanda birçok barda bira içtiler, tuvaletlere girdiler ve sosyal hayata karıştılar. Muhakkak virüsün yayılmasında etkisi oldu.

Yani maçların ertelenmesi gecikti. Euro 2020 için alındığını düşündüğüm bu karar ne Euro 2020'yi kurtaracak ne de hasta dünyaya bir katkı sağladı. Peki şimdi ne olacak? Euro 2020'nin 2021'de oynanması gündemde. Bu birçok sponsorun zarar etmesi demek. Zira Euro 2020 temalı, logolu birçok ürün piyasaya sürülmeyi bekliyor. Turnuvanın Euro 2021 olarak adlandırılması bile büyük bir zarar demek. Üstelik üretimin durma noktasına geldiği bir dönemde bunu telafi edecek bir çalışmanın oluşması da ayrı bir sıkıntı.

Tabi bunu en iyi senaryo için söylüyoruz. Yaygın beklenti olan havaların ısınması ve evresel karantina sayesinde virüsün bulaşma hızı yavaşladığında, böylece 1-2 ay içinde normal hayata dönmemiz halindeki durumdan bahsediyoruz.

Şu günlerde sıkça konuşulan; "Şampiyonlar, liglerin güncel durumuna göre tescil edilsin" veya "2019-20 sezonları oynanmış sayılsın" düşünceleri ise orta vadede zararlı. Eğer sezonun ilk kısmında olsaydık bu görüşlere katılabilirdim. Fakat dörtte üçü bitmiş bir sezona böyle bir değerlendirme yapmak hem emek veren futbolculara hem de futbolu takip eden futbolseverlere haksızlık olur.

Mesela şu an Barcelona medyası bu konuyu çok fazla dillendiriyor. Fakat bu karar bile bir haksızlık barındırıyor. İspanya'da maçlar bir hafta erken durdurulsaydı Real Madrid şampiyon sayılacaktı, bir hafta geç ertelendi diye Real Betis'e yenilen Real yerine Barcelona'nın şampiyon sayılması haksızlık. Hani İngiltere'de Liverpool'un şampiyonluğuna kimsenin lafı olmaz da diğer liglerde durum öyle değil. Üstelik küme düşme hatları, lige çıkanlar gibi konular adalet konusunda çok daha sarsıcı yaralar açar. 

Diğer yanda taraftarlar var. Futbol artık tutkuların esiri olmuş insanlar tarafından takip edilen romantik ve duygusal bir oyun olmaktan çıktı. Yine çok seviliyor, yine izleniyor ama artık futbol bir eğlence aracı ve o noktada da birçok rakibi var. İnsanlar zamanlarını futbola ayırıyorsa, başka şeylerden vazgeçiyorlar demektir. 25 hafta, boyunca, dokuz ay boyunca bir organizasyonu sıkı sıkı takip eden, maçlarını izleyen, haberlerini okuyan, tribünlere giden, zaman harcayan, futbol için sosyal hayatından vazgeçen veya kısıtlayan insanlara "Bu sene iptal" demek çok da sağlıklı bir durum değil. Neredeyse şike ve doping gibi bir konunun yaratacağı 'güvensizlik' duygusuna yakın bir tahribat yaratabilir.

"Böyle bir sorun varken insanlar bunu mü düşünecek?" diye bir soru gelebilir. Fakat zaten bu hissiyat dışarıya yansımayacaktır. Yani insanlar bundan rahatsızlık duyup sokağa dökülmeyecek, isyan etmeyecek. Fakat ertesi sezon başladığında, bir sonraki sezonlar başladığında, sosyal hayatındaki birçok seçenek arasında kararsız kaldığında "Futbol sezonunun ne olacağı belli değil, boşver" demesi muhtemel hale gelecektir. Muhakkak insanlar sevdikleri takımların, taraftarı oldukları kulüplerin peşinden gitmeye devam edecektir ama daha fazlasını gözden çıkaracaktır.

Bana kalırsa en mantıklı senaryo şu olur. Avrupa'da yaklaşık  1.5 ay futbola ara verilir. Bir ayın ardından futbolcular idmanlara başlar. Kısa bir devre arası tatili gibi olur. Ligler kaldığı yerden devam eder. Şampiyonlar Ligi finali temmuza, Euro 2020 de Ağustos'a sarkar. Turnuvanın hemen ardından da yeni sezon başlar. 2020-21 sezonunu yetiştirmek için de bazı yerel kupalardan bir seneliğine feragat edilebilir.

Fakat eğer yerel ligler mi yok sayılsın yoksa Euro 2020 mi ertelensin ikileminde kalınıyorsa, Euro 2021 iyi bir alternatif olur. 

Bloga sık sık yazı yazmıyoruz. Bu ara futbol da durunca çok fazla üretmemiz mümkün olmayacak. Haliyle bu tip konuları tartışacağız, yazacağız. Tabi ki bu salgının en kısa sürede durması ve normal hayata dönmemiz, insanların sağlığına kavuşması en öncelikli hedefimiz ve beklentimiz. Fakat döndükten sonra da çok büyük bir görev insanlığı bekliyor. Sistemler sarsıldı, birçok sektör çöktü. Eğlence sektörü bu tip konulardan en önce nasibini alan mecra. Futbol da eğlence sektörünün bir parçası. Birçok insan futbol sayesinde para kazanıyor. Büyük ihtimalle kısa sürede işten çıkarmalar, iflaslar da başlayacak. Bu da virüs kadar olmasa da insanlığı tehdit edecek. UEFA gibi kurumların kısa vadeli, günü kurtarmalı çözümlerden sakınması gerekiyor.

Evlerimize kapandığımız bugünler, geleceğimiz için belirleyici olacak. Yine de her şeyin başı sağlık tabi...

1 yorum:

Adsız dedi ki...

yeterince zaman var. acele etmek çok saçma. hele 4-5 hafta geçsin.
çoğu ligde 8-9 hafta kaldı. çarşamba pazar oynatarak hepsi yetişir.
ben böyle virüsün içine edeyim zamansız virüs. mart başı değil haziran başı olsa her şey bitmiş olacaktı.