Salı, Temmuz 23

İmaj Önemlidir



Önder Özen'i bazı arkadaşlarım çok seviyor. Bir insanı neden sevdiklerini sorgulayacak değilim. Ama iş sorgusuz sualsiz sahiplenmeye doğru evrilince benim de canım sıkılıyor. Daha sezon başlamadan yıpratmaya çalışmak da saçma ama yaşananlar, daha doğrusu yaşananlara verilen tepkiler çok uçlarda değil mi? Biraz, bizim Rijkaard dönemi uçuşlarımıza benziyor. Ama arada iki fark var; birincisi Beşiktaşlılar Önder Özen'in kariyerinnde dolayı biraz daha temkinli yaklaşıyorlar; biz baya uçmuştuk. İkincisi fark ise Önder Özen sportif direktör.... Takıma katkısı olan bir pozisyon olabilir ama futbol sahada kazanılıyor.

Beni rahatsız eden iki örnek olaya gelirsek; bir basın toplantısında Fenerbahçe'den hiçbir oyuncuyla ilgilenmediklerini söylemişti. Yaklaşık 10 gün sonrasında Sezer Öztürk transfer edildi. Beşiktaşlı arkadaşlarıma "Abi adam Fener'den oyuncu almayacağız dedi, Sezer'i aldı" dediğimde aldığım cevap şaşırtıcı oldu:

"Ama aynı basın toplantısında yalan söyleyeceğini de söylemişti, farklı adam"

Eminim; yalan söyleyeceğini ifade eden figür Terim, Emre Belözoğlu, Aziz Yıldırım, Demirören gibi isimler olsaydı, daha o anda kıayamet kopardı. Kredi böyle bir şey...

İkinci olay da Eneramo'nun transfer süreci sırasında oldu. KAP'a yapılan ilk "Görüşmelere başlandı" bildiriminden sonra Beşiktaşlı arkadaşlarımız (hatta sınırlamamak lazım, Önder Özen'e hayran olan her takımdan arkadaşımız) övgü dolu cümleler kullandı. Eneramo övgüleri; kısa bir süre içinde "Önder Özen bu işi biliyor, muhteşem hamle" tarafına döndü. Transfer 10 gün içinde yılan hikayesinde döndü.

Şimdi tepkiler Eneramo'nun menajerine, kulübe menajer sokanlara döndü. 10 gün öncesinin muhteşem transferi, yerini hayal kırıklığına bırakırken, Eneramo övgülerini toplayan Önder Özen, son yaşananların dışında kaldı. Tabi bunu belli bir kesim için söylüyorum yoksa, Önder Özen'e sırf Fikret Orman yönetiminin projesi olduğu için soğuk bakan Beşiktaşlılar da var, sallamaya devam ediyorlar.

Sonuçta, kendi küçük çevrem için konuşursam; her şey PR (böyle mi yazılıyordu)... Yaptığınız işten öte, şık giyinmek, güzel konuşmak, farklı tarzda olmak artı puan kazandırıyor. Aynı puanda olan adamın averajla üstünde yer alıyorsunuz. Bilic mesela.. Çok severim. Güzel adamdır. Ama iyi bir teknik direktör olup olmadığını henüz bu sezon göreceğiz. Değerlendireceğiz. Ama şundan eminim, Bilic, Beşiktaş ile bu sene 3.sırayı alırsa bazılarının gözünde büyük başarı elde etmiş olur.

Samet Aybaba Adanlı, Bilic ise Che tişörtü giyiyor. İkili averaj Bilic'in üstünde... 

(Bu kıyas ırkçı spor medyası veya korumacı "futbol ailesi"nin dışındadır... Genç futbolseverler ve taraftarları kapsar)






2 yorum:

Adsız dedi ki...

Abi bu işler hep tabelaya bakar.. Zaten iğrenç bir fikstür çekmişiz , Fernandes falan da sakatlanır 2. hafta. SOnra izle sen , başlar istifa sesleri. #direngezi tshirt ü bile giyse , kovulur.. Allahım sen bu klübü "evlatlardan" ve "romantiklerden" koru yarappi.

Adsız dedi ki...

önder özen'i sevmemin net bir sebebi var. bir yıl boyunca izledim ve kendisinden birşeyler öğrendim. sana birşeyler öğreten insanı sevmek gerek. ayrıca, ülkedeki futbolcuları onun kadar iyi tanıyan çok kişi olmalı. bu özellikleri hayranlık uyandırıcı.
hatalarına gelince, bu çapta bir kulüpte basına konuşması gereken bir pozisyonda tecrübesi yok (fener'deki yard. antrenörlükte öyle bir sorumluluğu olmamıştır). o yüzden hatalar yapabilir. ama fener'den almayacağız deyip almaları önemli bir hata değil. söylediği sırada yoktur, sonradan öyle bir fırsat çıkmıştır. baştan kendini bağlamamayı zamanla öğrenir. eneramo transferini bitirememekse onunla değil, başkan ve yöneticilerle ilgili olmalı. bizde yönetim transferi kimseye bırakmaz. sportif direktör hocayı ve oyuncuları seçer ama para pazarlığına girmez bizde -bildiğim kadarıyla.