Pazar, Temmuz 5

Turnike



Yaşadığım yeri seviyorum, insanlarını da severim ama bazen anlam veremiyorum. Caddebostan plajının paralı olması insanları çıldırttı. İBB ve AKP nefreti yeniden ortaya çıktı. Olayı en saf haliyle yorumlayınca ben de aynı fikirdeyim. Plajlar, hele halk plajları paralı olmaz. İnsanlar gelip denizine girmeli. Bana kalsa şezlong ücreti bile olmamalı ya neyse... 

Fakat bu turnikeler de boşuna konulmadı. Muhakkak belediyenin rant sevdası da vardır işin içinde ama isyan eden seküler, ulusalcı, modern, çağdaş ahali biraz da kendine bakacak. Sonuçta bu plajı, orta üst sınıfın çokça yer aldığı Kadıköy halkı kullanmıyordu. Onlar şu günlerde yavaş yavaş bavullarını toplamaya başladılar ve Marmara'dan Ege'nin güneyine kadar dizilen sahil şeridinde yer alan yazlıklarına gitme planlarını şekillendiriyorlar. Yani zaten bu plaj onların değildi. Onlar için "pis"ti. Daha kötüsü buraya gelen vatandaşa da çok sempatiyle bakılmıyordu. Maltepe'den, Fikirtepe'den, İçerenköy'den gelenler bu plajı daha çok kullanıyordu. İlk zamanlarda "donla geliyor bunlar, aman uzak dursun" denilen çocuklar. Çimlerde mangal yapanlar, 'kıllı sırtlarıyla yolda yürüyenler'...

Tam bu rahatsızlığın tavan yaptığı dönemde ortaya çıkan bir fikirdi. "Efendim burayı paralı yapacaksın, öyle herkes gelemeyecek. Bu ne canım böyle" serzenişleri çok da eski değildir. Belediye bu sese ne kadar kulak verdi, ya da bu sesten yola çıkıp "Aha yeni rant kapısı" dedi emin değilim. Fakat ortaya çok büyük bir ikiyüzlülük olduğu da gerçek. Ortadan kaldırılması gereken ilk engel bu. Para kısmı, turnike kısmı işin sonucu, son noktası. İki kesim arasında oluşmuş turnikeler ortadan kalkmadıkça, iktidarlar çok rahat davranışlarda bulunabilir.

Yine de dün Kadıköy Kent Dayanışması'nın yaptığı eylemi destekliyorum. O ayrı bu ayrı. Doğru düşünce belli. Fakat koşulları ve sürecin nasıl ilerlediğini düşünmek lazım. Böylece daha sağlıklı bir toplumsal yaşam kurulabilir. Belediyeler de kafasına göre at koşturamaz.

2 yorum:

Adsız dedi ki...

girerken para değil de , akbil basılması da hoş aslında.

Ya da şöyle diyelim , İstanbul'un denizi 10 numara kalmış olsun , bu sahillere Bodrum-Türkbükü gibi mekanlar çöreklenseydi , bilmemne beachler açılsaydı , kimsenin sesi çıkmazdı , önce de bu arkadaşlar giderdi.

Ben hiç samimi bulmuyorum Kadıköy Kent Dayanışmasını. Azcık ilerde(ordan da görünüyor) 4 tane kule diktiler. Ataşehir Bld. Başkanı eşi ordan 4 daire aldı , Kadıköy Bld. BAşkanı desen inşaatçı zaten , hiç biri masum değil.

Ha deseler ki yıllardır bok kokan Kurbağalıdere için bişeyler yapalım , eyvallah derim.

BEnce meafya kılıklı tiplere peşkeş çekileceğine akbil geçsin. Hem kaç kişi girdi /çıktı o görülür , hem de geliri ile temizlenir oralar.

Bu parayı güneyde zaten veriolar ören yerlerinde.

Adsız dedi ki...

Burger'In yanında Polat site dikerken ses çıkarmadılar.
Hepsi evini mütahite verio , hiç biri samimi değil.

Bu arada yazıda MAltepe-Fikirtepe-İçerenköy var ama oranın müdavimleri Fedon-Gönül Yazar amcalar ve teyzelerdir de aynı zamanda .