Bu filmi izlemek isteyenlerin karşılaşacakları acılara hazır olması gerekiyor. Zor film. Güç film. Daha da kötüsü gerçek bir film. İnsanı insanlığından utandıracak bir film. Savaş görmemiş bir yerden bakınca iyice zor ve korkutucu geliyor. Sanki bu ve buna benzer acılar, herkesin başına gelecekmiş gibi. Ve üstelik bu sıralı bir şeyse, her topluma uğrayacaksa, Ortadaoğu'nun çıkışında yer alanlar olarak, biz daha sıramızı da savmadık.
Böyle bir gerçekliği gözler önüne serme cesaretini göstermiş bir film hakkında da insan olumsuz görüş bildiremiyor. Oysa eksik yönleri çok fazla. Oscar'a aday olmasını (2011) da bu açıdan biraz yadırgadım. Gerçi eksiklik biraz da bizden kaynaklı. Lübnan iç savaşına dair bilgilerimiz yüzeysel. O nedenle filmin tarihsel olaylara üstü kapalı girmesi, teğet geçmesi, beni tatmin edemedi. O dönemler anlatılırken kafamız biraz karışıyor. Gerçi, belki üstüne daha vurucu bassaydı bu da rahatsız edebilirdi. Onun dışında; başroldeki Lubna Azabal dışında kalan oyuncular biraz yetersiz kalmış. Bunlar filmde ve hikayeye zarar veriyor mu? Çok fazla değil. Ama Oscar adaylığı için sanki biraz duygusal davranılmış gibi geliyor. Gerçi bu da ayrı bir çelişki, çünkü siyasal tavır sözkonusu oldu mu 'Batı' tarafına daha imtiyazlı davranırlar. Bu sefer, eğer iteleme olduysa, oldukça şaşırtıcı bir tavır olur.
Sonuç olarak; zor film. Bu acılar; az veya çok, bir gün bize de uğrayacak. Kaçarı zor. Dünyanın içinde yangın var, bu alev bizi de saracak.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder