Pazartesi, Şubat 1

Çılgınlar


Yeşilçam filmleri bugünden bakınca bazen çok komik duruyor. Hatta dönemin şartlarına göre bakınca bile zayıf kaldıkları noktalar var. Avrupa'dan, ABD'den ve dünyanın birçok yerinden kaliteli filmlerin çıktığı senelerde, yani 1970'lerde, Yeşilçam dönüp dolaşıp aynı oyuncularla benzer filmler çekmiş. O zaman sinema emekçileri teknik sıkıntılardam dem vurular ama sadece teknikle alakalı bir sıkıntıdan bahsetmek haksızlık olur.

Çılgınlar bu açıdan ilginç bir örnek. 1974 yapımı bu film, aslında iyi bir senaryoya sahip. Yani öyküyü yazılı olarak okusak, çok beğeniriz. Zaten aslında birçok Yeşilçam filmi için durum böyle. Fakat yapımların gişe yapması için garip detayların eklenmesi kaliteye büyük zararlar vermiş. Bugün yerli dizilerde de aynı anlayışları görüyoruz zaten. Aynı ekol ve zihniyetin devamı...

Çılgınlar bu açıdan biraz daha elle tutulur duruyor. Köre araba çarpınca gözleri açılmıyor yani. Gariplikler, olağan dışı durumlar yaşanmıyor. Gerçi bir hafıza kaybı olayı var ama o da olması gerektiği gibi veriliyor. Öte yandan, bu öykünün aynısının o dönemde değişik kategorilerde üretildiğini (komedi mesela) ve tüketildiğini de unutmamak lazım.

Konumuzu anlatalım o zaman. Bir suç çetesi zengin işadamı Orhan'ı soymak ister. Çetenin güzel kadını Selma'yı da bu konuda kullanmak isterler. Selma, Orhan'ı kendine aşık edecektir. Fakat evdeki hesap çarşıya uymaz.

Kötü  oyuncu olduğunu düşündüğüm Türkan Şoray'ın en rahat filmlerinden biri olsa gerek. Zira rol yaptığını bu sefer saklamasına gerek yok. Seyirci onun rol yaptığını bilerek izliyor. Hatta direkt rol yapmasını izliyor. Diğer yandan Ekrem Bora, gerçekten karizmasıyla ve klasıyla filme güç katıyor. Onun çok az filmini izledim ama neden o dönemin önemli isimlerinden biri olduğunu bu filmden sonra daha iyi anladım.

Ekrem Bora'dan sonra filmin en önemli, değeri Sezen Cumhur Önal. Filmin müziklerini o yapmış. Çok iyi... Filmin heyecanını, temposunu ve romantizmini etkiliyor.

Fakat mesela filmin adının neden Çılgınlar olduğunu anlamadım. Son ana kadar çok bir çılgınlık göremedik. Mesela 'Herkes öldürür sevdiğini' olabilirmiş.

Ayrıca filmin sonunda vurulma sahnesinin, günümüzde Twitter'a düşmemesi bana ilginç geldi. Herhalde genç kuşağın sinemafillerinin radarına girmemiş bu film. Zaten Ekşi'de bile Çılgınlar başlığının altında sadece 2 entry bu filme ait. Gerisi Trabzonspor taraftar grubu...

Hiç yorum yok: