Perşembe, Nisan 17

Az Sayıdaki Taraftara Ayrılan Bölüm



Deplasmana gitmek zor, işten izin alamazsın, işi ayarlasan masrafın çok olur, para ayırsan bilet bir anda 800 lira olur, o kadar olmasa da yasak gelir, bir türlü gidemezsin, gitmemen için her şey yapılır.

İç saha maçı için de  binbir türlü zorluk çıkar, bilet çıkmaz, ya da az çıkar, çıkanı da karaborsaya düşer, aldığın biletle istediğin kişinin yanına gidemezsin, ya "burası benim koltuğum"cular gelir ya da güvenlik biter yanında, istediğin yere gitsen bu sefer ayağa kalkamazsın, hemen "otur" derler.. Hadi meşale sağlığa zararlı; davulu aldılar, pankarta el koydular, tezahüratı kısıtladılar, geriye sadece merdivenlerde sepeti koluna takarak çay-kahve satan abi kaldı.

Televizyondan izlemek için, anten alacaksın, dekoder alacaksın, fatura ödeyeceksin, kötü spikerlere katlanacaksın, onlar da kafalarına göre tribünün sesi kısacak, fikstürü bile onlar belirleyecek...

Bütün bunlar yetmezmiz gibi bir de e-bilet çıktı. "Yeter ulan artık" dedim, takım da bu sezon kötü zaten, hedefi kalmadı artık, Bursaspor - Galatasaray maçını izlemedim. İzlemediğimiz maça bak, efsane oldu. 

Yiğit bile o kadar ısrar etti "Gel bu hafta Bursa'ya gidelim" diye. Zaten kupa maçında da e-bilet geçmiyordu, son maç olurdu. Ama üşendim valla. Sıkıldım. Eskisi gibi hissedemiyorum artık... Maça gideceğime, maç izleyeceğime, maç yaparım, sokağa çıkarım, kitap okurum, müzik dinlerim... 

Derken böyle bir maç oynadı, üstelik TV'den bile izlemedim.  E-bilet viral reklam yapsa bu kadar olur. Kopamayacağız sanki bu işlerden. 

Neyse yine de aldanmamak lazım bunlara. Yaşanacak çoğu şeyi yaşadım. Ve gördüklerimden sonra, bu maç-tribün olayları var ya, hiç bir zaman eskisi gibi olmaz. Bu olayda da tatavayı yine biz yaparız. Sömürüldüğümüz yeter. Alican'ın dediği gibi, belki sonunda yine biz Don-Kişot gibi kalacağız ama olsun. Vaadettikleri şeylerin çoğu aslında yıllar önce kayboldu, neyin peşinden gideceğiz ki... En azından değirmenlere karşı at sürdük deriz.

5-2'ye, ve bundan sonra yaşanacak diğer futbol mucizelerine aldanma... Reklamında diyorlar ya, "Tutkuyla bağlı olduğun takımın heyecanla beklediğin maçı".. Abi siz o tutkuyu ve heyecanı öldüreli çok oldu.  Artık olmayan bir şeye satış yapmaya çalışıyorsunuz. Yine alıcı bulursunuz da, onların da tutkuyla çok işi yoktur.

Yalnız efsane maç olmuş anlatılanlara göre, yine de çok üzülmüyorum izlemediğim için. Gerçek şu ki;  bu maç 5-10 sene önce olacaktı aslında, o zaman efsane anılar hikayeler çıkardı...

Hiç yorum yok: