Cumartesi, Nisan 12

Şampiyonlar Ligi Finali



Gerçekten gerek yoktu. Bünyem, sezon başında planladığım Galatasaray - Fenerbahçe maçları sayısından bir fazlasını dahi kaldıramaz durumda artık. Üstelik bu sayıya, şubeden bağımsız olarak  herhangi bir "Şampiyonlar Ligi Finali" eklenince hayattan soğudum. Eskiden Galatasaray-Fenerbahçe olsun diye beklerdik, (işin aslı hala bekliyoruz) ama artık yoruyor gerçekten.

Bir de sağda solda öyle bir algı yaratmışız ki, yıllarca en önemsiz Galatasaray - Fenerbahçe maçını bile Şampiyonlar Ligi finali gibi yaşamışız ki, gerçek Şampiyonlar Ligi finalini Türkiye Kupası finali gibi hissediyoruz şu an. Maçın İstanbul dışında olması da önemli etken aslında, mesele iki sene önceki grup maçı baya ciddiye alınmıştı, yarı yarıya tribünlerin coşkusu maçın da önemini arttırmıştı.

Ekaterinburg ile eşleşmişsin, git efendi gibi elen, dönüşte alkışlarla karşılayalım bitsin gitsin. Şimdi Fenerbahçe ile oynayacaksın. Yensen tamam da yenilsen büyük sıkıntı. Rövanşı için 50 sene beklersin. Ezeli rakbetin telafisi olmayacak maçı; 20 civarı kızın omuzlarına kaldı, ki çoğunu kimse tanımaz bile. Rusya'nın ıssız bir şehrinde mahalledeki kaderimiz şekillenecek. 

Bence artık futbol dışındaki branşlarda anlaşmaya gidilmeli. Erkek basketbol, kadın voleybol bizde, kadın basketbol, erkek voleybol Fenerbahçe'de kalsın mesela... Yoksa oyuncu yetiştireceğiz, kupa kazanacağız diye biz heder olacağız.

İşin şakası var tabi, yoksa Euro Cup'u kazanınca bile mutlu olmuş adamlarız. Oraya bir Fenerbahçe galibiyetiyle Şampiyonlar Lişgi kupası getirmek çok özel olacak. Ama eğer yenilirsek, Fenerbahçe - Antalyaspor maçı baya olaylı geçsin de bu maç gündemden düşsün.

Hiç yorum yok: