Perşembe, Aralık 1

The Bridges of Madison County



Romantik (komedi olması gerekmiyor, burada bir dram var) filmlere şans vermeye gelmiyor. İki usta oyuncu (Streep'i pek tutmasam da hakim görüşe saygım var) bir araya gelince standart bir şey çıkmaz dıye düşündük ama olmadı. Aslında konu ilgi çekici bir duruma dönüşebilir, ABD toplumunu rahatsız edecek, yaşam tarzını eleştiren bir filme denk gelebilirdik. Filmin ilk yarısı öyle ilerlerken sonrasında hafif bir dönüşle bu isteğimiz kursağımızda kalıyor. 

Biliyorsunuz, Clint Eastwood erkek bir yönetmen! Yani sadece cinsiyet olarak değil, yaptığı filmler de daha çok erkek filmleri. American Sniper'dan, Unforgiven'a kadar geniş bir külliyattan bahsediyoruz. Herhalde; 90'ların ortasında çok fazla sayıda olan kadın hayranını etkilemek için bu filme girişmiş olabilir. Tam orta yaşlı bir kadın filmi. Çağan Irmak filmlerine benziyor tabi ama onlardan daha kaliteli. 

Yine de bu filmi çok fazla gömmemek lazım. Sonuçta Zizek'in bile ilgi gösterdiği filmlerden. Sadece daha cesur olamaması; arefeyi gösterip bayramı göstermemesi bizi üzdü. Yoksa yönetmenlik de oyunculuk da çok üst düzeyde. İtiraf etmem gerekir ki, benim romantik filmlere olan ön yargım bu filmden zaman zaman sıkılmama neden yol açtı. Ama en başta dediğimiz gibi; bu filmde bir dram var ve bu da iyi bir şey...

Eski düşler, çok iyi düşlerdi. gerçekleşmediler, ama düşlemiş olmaktan mutluyum.

Hiç yorum yok: