Video eski (ekim ayından) ama ben yeni görüyorum. Gayet de eğlenceli...
Lisede bir arkadaşımız vardı. Biz devamlı ergen duygularla tribüne gidip gelirken, dilimizden tezahüratlar düşürmezken, kendi kendimize yeni tezahüratlar bestelemeye çalışırken bu çocuk bizimle biraz dalga geçerdi. "Abicim bize ne sizin damarındaki kanın renginden, bağırsanıza "Hasan çok iyi çalım atar, Ümit kafayı vurur" falan diye" derdi. Sonra kendi kafasından bir şeyler uydururdu. Güzel de uydururdu. Hem gülerdik hem de hakkını verip 'Fena değil' derdik. Ama biliyorduk ki bunu tribünlerde ve ortamlarda yaygınlaştıramazdık. Hiç öyle bir şeye teşebbüs bile etmedik.
İngiltere'de WBA taraftarları, benzer bir boşluğa girmiş ama gayet de güzel olmuş. Manchester City maçında top kaptıklarında "We've got the ball" diye, topu kaybettiklerinde de "We've lost the ball" diye bağırmışlar. Maçı da 4-0 kaybettiklerini söylemek lazım. O nedenle boşluk diyorum. Sonucun bir öneminin kalmadığını fark edip, dalgana bakıyorsun. Böyle boşluk anlarını seviyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder