Salı, Ocak 4

Reklamlar

Özellikle ilk altı ayında evlere kapanıp bunalıma girdiğimiz 2021'yi iyi sözlerle anmak pek kolay değil. Fakat yine de bu yıl, bize yeni kazanımlar katmadı değil. 2022'den dört günü devirmişken, geri kalan yıldan bana neler kaldığını kısaca aktarayım. 

Yazının başlığı 'Reklamlar' olsa da, herhangi bir maddi kazanım yoktur. Tamamen gönül bağıyla kurulan beğenilerden yola çıkılmıştır.

1) Kukla Kabare

Kesinlikle 2021'in en güzel yeniliği oldu. Yılın ilk yarısından itibaren takip etmeye başladım. Zaten çok sevdim. Sonra Sinan Mıhçı'nın Caner Özyurt'un kanalında katılığı programa denk geldim. Dayı'yı zaten seviyorduk ama Mıhçı ayrıca sevdiğim biri oldu. İnşallah maddi yönden sıkıntı yaşamaz derken Gain'e transfer oldu. Fakat birçok kişinin yaptığının aksine hem Youtube'da önceden yaptıklarını silmedi, hem de yeni içerikler atmaya devam etti. Bu açıdan da takdirimi kazandı. Sonrasında 'Oğluş' da eklendi. Kız arkadaşım daha çok Oğluş'u sevdiğini söylüyor ama Dayı'ya daha çok gülüyor. Ben zaten halen Dayı'cıyım.

2) Benekli Ayhan

Dayı sanırım Ankaralı. Ama esas Ankaralı, Benekli Ayhan. Yılın ikinci yarısında o da şöhretini iyice perçinledi. Hakkında belgeseller bile yapıldı. Ben o dönemde biraz daha az izlemeye başladım. Zira videoları çok uzun. Karantina döneminde daha çok vakit buluyordum. Gartoncu Berkay'a Çekçek aldıkları dönem yapılan videolar çok iyiydi. Ankaragücü muhabbetleri ise zaten efsane...

3) Yargı

Her zaman Youtube'dan gitmedik, zaman zaman (hatta çoğu zaman) televizyonu da kullandık. 2020'in sonunda ve 2021'in başında dizi izlemek daha kolaydı. O dönemde Son Yaz hayatımıza girdi ama uzun soluklu olmadı. Çoğu yerli dizi gibi karman çorman bir ikinci sezon başlangıcı ile ayağına sıktı. Tam da o zamanlarda Yargı (Kanal D) çıktı. Muhteşem üç bölümün ardından, diziye tutulduk. Her Pazar izlemeye çalışıyoruz. Maalesef maç günlerinde denk gelmesi biraz sıkıntı yaratıyor. Yine de kaçan bölümleri internetten izliyorum. Dizi sona erdiğinde, hakkındaki yorumları blog'da bulabilirsiniz. Mehmet Yılmaz Ak'ın (Savcı Pars) hastasıyız.

4) Göztepe Dönercisi

Uzun zamandır yerini bildiğim, her zaman önünden geçtiğim Göztepe Dönercisi'ne 2021'de adım attım. Bunda en önemli etken Uğur Şahin, Özlem Türeci ve Fahrettin Koca! Aşının bulunması beni ve kız arkadaşımı şimdilik ikişer kez hastaneye gönderdi. Evimize çok yakın olmasa da randevularımızı Göztepe'deki hastanelerden aldık. Aşı çıkışı da yolumuzu Göztepe Dönercisi'ne çevirdik. Son dönemde fiyatlara zam gelmiş ama zaten zam gelmeyen bir yer de kalmadı. Zengin ikramları ve lezzetli eti ile tavsiye edilir. Telefon numarası yukarıda!

5) Rusya Ligi

2010'ların başında Rusya Ligi, Digitürk'te yayınlanıyordu. İzlerken sıkıldığım liglerden biriydi. Bir faciaydı. O dönemden sonra bir daha açıp bakmadım. Bu sene yeniden başladım.2021-22 sezonun ilk yarısını yakından takip ettim. Eskisinden daha kaliteli. Aradan geçen 10 senede çok fazla düşük seviye maça ve lige maruz kaldığım için Rusya Ligi'nin seviyesi artık beni rahatsız etmiyor. Bu sezon yine Zenit şampiyon olacak gibi. Sardar Azmoun'u izlemek büyük keyif. Dinamo Moskova da fena değil. Fakat benim sempatimizi kazanan FC Sochi oldu.

6) Müze Kart

İstanbul'da yaşayıp çok fazla müze gezmemiş biri olarak, 2021'in son ayında bir eyleme geçtim. Önce Müze Kart' aldık, ardından da Arkeoloji Müzesi ve Topkapı Sarayı'nı gezdik. Hedef 2022'de daha fazlasını geçekleştirmek... 60 liraya bir sene boyunca tüm Türkiye'deki çoğu müzede geçerli.  Yabancılar için ise 15 günlük kart 600 lira! Neyse ki TC vatandaşıyız! Bakalım, 2022'de listeye ne kadar müzeye eklenecek.

7) Özgürüz

Politik gündemi takip ettiğim birçok mecra var. Fakat Can Dündar'ın Youtube kanalı, modern zamana çok daha uyumlu. 50 dakikalık tartışma programlarından veya üç saat sürmesine rağmen karşısındaki konuğun cevabını almadan konuyu değiştiren televizyon kanallarından artık bıktım. Özgürüz ise fena işler yapmıyor. En azından Can Dündar'ın gündemle ilgili her gün koyduğu 2-3 dakikalık videolar tam isabet oluyor, fazlasına gerek kalmıyor.

8) Amin Maalouf

Üniversiteye girdiğim günden beri Maalouf okuma isteğim çok yüksekti ama bir türlü sıra gelmedi ve zaman bulamadım. Bu sene iki kitabıyla başlangıç yaparak kendisiyle tanıştım. Aslında ilk hedefim Semerkant'tı ama ona yine sıra gelmedi. Okuduğum iki kitap hakkında da bilgileri yakın zamanda blog'da bulursunuz.

Öte yandan kendimle ilgili bir istatistik; 2021 yılında beş kitap okuyup, 43 film izlemişim. Tabi ki az. Fakat 2020 Mart'tan bu yana kafamı sanata harcayamadım. Sosyalleşemeden bu tip şeylere kendimi veremiyorum. Sanılanın aksine, "şimdi kozamıza dönme zamanı" hiç bana göre değildi. Buna rağmen 260 günü spor yaparak geçirmişim. Herkes kültürlenirken ben cahil kaldım, herkes kilo alırken ben kilo verdim. Hatta hafta sonu sokağa çıkma yasakları olmasa 320 günü de bulurdum. 365 günlük bir sene için çok iyi. Fakat sadece 27 futbol maçı yapmış olmam üzücü. Son 10 yılın en düşük rakamı.

9) Altın Hasat çekirdekleri

Ayçekirdeğini çok seven biriyim. Fakat 2018'den beri çekirdeklere çok ciddi zamlara geldi. Piyasayı elinde tutan vasat Tadım'ın hem gramaj düşürüp hem de fiyat arttırması çok can sıktı. Zira birçok markette Tadım'dan başka marka bulmak zordu. Fakat boşluğu Altın Hasat doldurdu. Daha önce hiç adını duymamıştım. Bir gün Mopaş'ta denk geldim. 1 kilo ve yarım kiloluk paketleri, neredeyse Tadım'ın 200 gramıyla aynı fiyata sahip. Üstelik çok da güzel. Özellikle tuzlu çekirdek sevenler için öneririm, pişman olmazlar.

10) Saha İçi

Son maddeyi de kendimize ayıralım. Sanki diğerleri başkalarına aitti! Neyse; eski ev arkadaşım Sinan Yılmaz'ı birçok mecrada görmeniz mümkün. Fakat kendisi bir yandan da kendi Youtube kanalını yürütmeye çabalıyor. Bu sene yola yeni bir ekiple devam etmek zorunda kaldı. Benden de destek istedi. Euro 2020 ile başlayan yolculuğumuz devam ediyor. Süper Lig maçlarından sonra, ortada görüntü yokken konuşan iki kişi görmek isterseniz, biz de varız!


Hiç yorum yok: