Cuma, Ağustos 1

3. ön eleme

Geçen sene onca zorlu rakip içerisinden Fenerbahçe'nin Anderlect'i seçmesi kaderini değiştirmişti. Ağustos ayındaki Fenerbahçe'nin şampiyonlar liginde mağlup ettiği takımları yenme gücü yoktu, hatta o futbolla fark da yiyebilirdi. O açıdan takımlar hazır değilken şanslı kura çekmek her zaman iyidir.
***
Inter Bakü - Partizan eşleşmesi de oldukça kolay görünüyor ilkin. Fenerbahçe yıllar evvel 1994-1995 sezonunda yine bir Azerbaycan temsilcisi Turan'la eşleşmişti. Kadıköy'de 5-0, deplasmanda da 2-0 kazanmıştık. Kadıköy'deki gollerden birini Nielsen frikikten atmıştı. Daha sonra ilk turda Cannes ile eşleşmiştik... (evet, üç nokta)
Partizan ile de eşleştik ama bu Partizan o Partizan değil sanırım. 1995 ağustosunda oynadığımız Partizan Arnavutluk temsilcisiydi. Yine hem içeride hem dışarıda kazanıp Real Betis ile eşleşmiştik bir sonraki turda.
***
Kura çıkabilecek en basit kura bana kalırsa. Ateşli seyirci (Partizan çıkarsa), önlibero eksikliği falan anlamam. Bizim bu iki takımı da "yürüye yürüye" elememiz lazım. Deplasmandaki MTK maçında 3 farklı yenilmezsek tabi. Neresinden bakarsak bakalım önümüz açık.
***
Galatasaray ise çok güçlü rakipler arasından Steau Bukres'i çekti. Oldukça şanslı bir kura bu da. Steau Bukres 2006'da UEFA kupası yarıfinali oynamış bir takım. Öyle çok basit gibi görünebilir ilk bakışta ama bence bu kadar basit görünmesinin nedeni Barcelona, Arsenal, Juventus arasından bunun gelmesidir. İlk 11 oynayabilecek as oyuncularını İstanbul'da bırakarak kampa gitti Galatasaray ki içlerinde iki tane stoperi de var. Bu maça kadar olan 10 günlük sürede Galatasaray'ın iyi hazırlanması gerektiğini düşünüyorum, yapacaklardır. İlk maçın İstanbul'da olması bana kalırsa dezavantaj.
***
An itibariyle ben bu yazıyı yazarken Beşiktaş da Siroki Brijeg diye bir takımla eşleşmiş. Bosna Hersek temsilcisi. Daha önce Luce zamanında Sarajevo ile eşleşmişlerdi ve ilk maç 2-2 bitmişti, üstelik İnönü'de. Bunun üzerine gazetelerde Sarajevo hayatında ilk kez çim sahada idman yaptı gibi haberler çıkmıştı ama Beşiktaş deplasmanda gereğini yapmıştı. Zaten o sene avrupa kupalarındaki en başarılı yıllarıydı.

1 yorum:

kutay dedi ki...

ilginç olan , ne zaman bir ön eleme turunda temsilcimiz seri başı olmayıp, barcelona, juventus gibi takımların arasına düşme ihtimali çok yüksek olsa, hep nispeten daha zayıf bir rakip çıkıyor..

misal fenerbahçe, dinamo kiev(elenmiş olsa da nispeten zayıftı) veya anderlecht ile, galatasaray bükreş ile...

uzun süre türk-yunan takımları eşleşmezken arka arkaya her sene bir türk-yunan eşleşmesi olması gibi...