Pazar, Ağustos 23

Classe Tous Risques


Ne varsa eskilerde var. 1960 yapımı Classe Tous Risques, sinemada olması gereken her şeyi sunuyor ve olmaması gereken her şeyden uzak duruyor. Bu dönemlerin ve bu tarzın filmlerini izleyince 2000 sonrasında oluşan yeni sinemaya üzülerek bakıyorum. Eskiye özlem (zaten 1960lı değiliz) veya sulu bir "ah o eskilerin saflığı" düşüncesi değil. Burada ciddi anlamda yüksek kalite var.

Zaten bu filmde de olduğu gibi, o dönemin Avrupa sinemasında "Yeşilçam saflığı" bulmak zor olur. Classe Tous Risques de oldukça sert bir film. Daha doğrusu sert karakterler ve onların sert dünyaları var. Anti-kahramanlarımız, karizmatik abilerimiz, suç dünyamız, suçlularımız, ihanetlerimiz, trajedilerimiz var. 

İdam cezasına çarptırılan mafya Abel Davos, İtalya'dan Fransa'ya kaçmaya ve orada saklanmaya çalışır. Fakat Fransa'ya döndüğünde en yakın arkadaşları, sırdaşları ondan uzaklaşır. Ona yardım eden ise makul bir ücret karşılığı tanımadığı Eric Stark olur. Hikaye de böyle gelişir. Efekt yok, abartma yok. Fakat aslında hikaye de yok. Yani var ama meselemiz öykünün kendisi değil. Zaten sonundan çok bahsetmez film. Girişi ve sonucu anlatıcıya bırakır, seyirciye sadece gelişmeyi verir. Ama ne gelişme...

Ortada duran ama anlatılmayan öyle bir hikaye ve öyle karakterler var ki heyecanlanmak mümkün değil. Bir aksiyon filmi kadar heyecanlı ama pek de aksiyon yok. Kovalamaca var ama atlayan adamlar, patlayan arabalar yok. Öte yandan bu filmde de gördüğümüz gibi, kovalama - takip sahneleri arabaların içinden çekilmeli...

Bu arada filmde pek fazla replik de yok. Hatta o kadar iyi çekimler, görüntüler var ki az sayıdaki altyazıyı kaçırmak bile mümkün. 1960'ların Avrupa sokakları (Nice, Paris, Milano), filme adeta başrol oluyor.

Oyuncular çok klas. Bir tarafta Belmondo, ki henüz 27 yaşında, diğer tarafta isminden çok cismi hatırlanan Lino Ventura. Abartı rol kesmeler yok ama ceketten sigara çıkarırken bile karizmalar. Oysa baktığımız zaman çok da çirkin adamlar.

Belki de şu dönemin sinemasına aşina olanlar için de bu film öyledir. Çirkin ama karizmatik film.

İşte o yüzden; ne varsa eskilerde var...

Hiç yorum yok: