Çarşamba, Mayıs 18

Taurasi Meselesi


Taurasi transferi geçen hafta çok konuşuldu. Sanal ortamda 1 numaralı gündem maddesi. Galatasaraylılar mutlu. Benim hoşuma gitmeyen birşeyler var oysa. İlk başta anlamadım, sonrasında anlaşılmadım, anlatamadım. Forumlarda gezinirken benim gibi düşünenler olduğunu gördüm, sevindim. Bu yazı benim gibi düşünenlerin cümlelerin ortak karması.

Özellikle bir kadın basketbolcunun bu kadar gündem yaratması, rekabet ortamının ne kadar boş olduğunun göstergesi. Konu ve aktörler Galatasaray - Fenerbahçe olunca herkesin ilgisi buraya çekildi. Normaldir. Büyük ihtimalle Galatasaray - Samsun Basket maçını salonda 150 kişi izlemeyecek. Fenerbahçe derbisi dışında herhangi bir maçtan önce görseller hazıranmayacak. Bu takım yine aynı kemik kitle önünde oynayacak. Çok konuşulan Taurası bile buna dahil. Onu canlı izleyen pek olmayacak.

Bu kötü müdür? Kötüdür belki ama normaldir. Merak uyandıran bir lig ortamı yok. İskoçya Futbol Ligi'nden hallice. Harcanan para düşünülünce Avrupa futbolunun La Ligası. Ama ilgi o kadar da değil. Eskiden de böyleydi, ilgi azdı ama harcanan para da azdı.

Eskiden Galatasaray nasıldı? Eskiden şöyleydi. Galatasaray basketbol şubesinin hiç parası yoktu. Bugün peşlerinden koşulan, forumlarda, bloglarda yazılan çizilen takım 5-6 sene önce küme düşmüştü. Ahmet Cömert'te gözyaşları. Bu takım yeri geldiğinde erkek takımının formasını giymek zorunda kalacak kadar birçok sıkıntı çekildi. Zor zamanlardı. Taurasi falan bilmezdik. Bengi Türk, Tuğba Taşçı falan vardı, idare ederdik.

Sonra ayağa kalkıldı. Sponsorlar oldu, yabancılar geldi. En önemlisi Avrupa Kupası geldi. Fakat çok beklenen lig şampiyonluğu, o 1990'ların yenilmez armadası hala geri gelmedi. Çok yaklaştı. Olacak diye bekledik, olmadı. Sağlık olsun. Olur veya olmaz. Bu blogdan Işıl'a, Esra'ya, Tuğba'ya, Yasemin'e çok salladım ama onlara hem güveniyorduk, katkılarını görüyorduk hem de kızıyorduk; çünkü karşımızdaki takımın bize fark yaratma nedeni onların Türk sporcularından kaynaklanıyordu. Dünyanın en iyi basketbolcusuna ihtiyacımız yoktu, Işıl Birsel'e üstünlük kursa, Horasan Nevriye'ye nefes aldırmasa olay bitecekti.

Galatasaray bir dönem Türkiye'de yenilmez armadaydı. Peki ne oldu da Fenerbahçe hakimiyeti başladı. Fenerbahçe bir sene bizle final oynadı, Play-Off öncesi gitti Clarissa Davis'i aldı. Clarissa Davis, çocuk aklımla belki abartıyorum ama salonda 10 Augustus, 5 Taurasi gücündeydi. Ve tabi bazı Türk transferler. Bizim takımı dağıtarak bize üstünlük kurmuşlardı. Herşey legaldı, kurallara uygundu ama etik değildi sanki, gibi. Fenerbahçeliler kızacak belki ama tam Fenerbahçe hamlesiydi.

Galatasaray bizim için farklı anlamlar taşır çünkü. Taşırdı. Onlar Tanju'yu bizden alırken, biz 1 sene sonra 21 yaşındaki Hakan'ı çıkarırdık karşılarına. Onlar bizden daha fazla verip Baliç'i, Tuncay'ı, Stoch'u herkesi alabilirdi. Hatta transfer etme nedeni bazen sırf Galatasaray istediği içindi. Biz ise bazen transfer bile yapamazdık.

Neyse işte, geldik bu seneye. Bu senenin basketbol takımına. Küme düşen takım, erkek takımının formasını giyen takım, artık finaller oynuyor. Kazanamıyor, bir şekilde kaybediyor. Kimine göre federasyon diyet ödüyor, bana göre teknik kadronun yetersizliği ve sahadaki basit hatalar. Fakat yine de gurur duyuyoruz, çünkü diyorum ya çok kısa sürede nereden geldi bu takım biliyoruz, hatırlıyoruz.

Ve şimdi, bir sponsor destekli bu takımın cebinde basına yazana göre 1.2 milyon dolar var. Bunu hiç çekinmeden tek bir sporcu için kullanabiliyor. Nerdeyse bir futbolcu fiyatına. Futbol takımında Arda gibi uç örnekler dışında bu kadar para kazananan sporcu var mıdır? "Taurasi de Mustafa Sarp kadar kazansın amk" diyenler olacaktır. Detaylı bilmiyorum ama Tutku, Andriç, Shumpert, Ermal ne kadar kazanıyordur?

Ve Taurasi sadece iyi diye mi alındı sizce? Fenerbahçe geçmişi olmasa, Fenerbahçe taraftarının sevdiği bir isim olmasa yine peşinden gidilir miydi? Taurasi, basketbolun Messi'si diyorlar. Peki geçen sene şampiyonluğu size göre hakem hatalarıyla, hatta oyunlarıyla kaybeden bir takımın Messi'yi ihtiyiacı var mıdır? Bence fark o kadar değildi. Ve ayrıca, illa Messi mi lazımdı? Bu basketbolda bir Ronaldo, Kaka, Xavi yok muydu? Messi olmasaydı onlar olsaydı yine bize yetmez miydi?

Peki bu ödenen diyet meselesi. Geçen sene ligin kaderini bozan olayın aktörü değil miydi Taurasi. Haklı veya haksız, onun yüzünden "bu kızların şampiyonluğu çalındı" diye bağrılmadı mı? O zaman ona sarılmak niye?

Taurasi transferi de, Taurasi de içime sinmedi. Adına siteler kuran bir taraftar grubuna sırtını dönüp ezeli rakipte oynamayı kabul eden bir isme kolay kolay güvenemem. Yarın Taylor "gel Beşiktaş'a gidelim beraber oynayalım" dese, oraya da gidecek. Bazı şeyleri kanıtlaması lazım. Kanıtlar da. Zaten Taurasi önemli değil de, ne olacak bu transferle mutlu olup rakibe nispet yapma hali.

Takımı sahiplenen, Avrupa Kupası getiren Augustus'u gözden çıkarmak bu kadar kolay mıydı? Bu kadar parayı sadece ezeli rakibe nispet yapmak için harcamak? Taurasi rahat olsun, Rancik'in formasını giymeyecek.

2 yorum:

onur dedi ki...

Yorumlarınızın büyük bölümüne katılıyorum. Ancak bu sene takımın uygulayacağı planlanan oyun sisteminde Seimone'nin oynadığı "swingman" (ver topu eline teke tek oynasın, dışardan atamıyorsa drive etsin, ribaund da kovalasın, asist de yapsın) rolünü bu pozisyonun Avrupa'da en iyisi Alba Torrens üstlenecek. İçeride Fowles & Tina varken ikili sıkıştırmaların geleceğini düşünürsek dışardan istikrarlı atacak bir skorer gard lazım ki içerden dışarı çıkarılan toplarda cezayı kesebilelim. Taurasi de bu işi dünyada en iyi yapan oyuncu.

Ben olaya Messi filan diye değil, çok çok iyi bir dış şutör aldık gözü ile bakıyorum. Geçen sezon böyle bir oyuncumuz olmadığı için Seimone'nin eline baktık sadece oysa bu sezon içeride fowles'a o kadar kolay ikili sıkıştırma yapamayacaklar. Taktik açıdan inanılmaz iyi bir hamle.

Ha kan uyuşur uyuşmaz, kaypaklık yapar yapmaz o ayrı...

UGUR BEKTAS dedi ki...

gecenin bir yarısı ve uyku gözlerimden akıyor,
yazının büyük bir bölümünü okudum ama birkaç cümleyi uyumadan biraraya getirebilmek için tamamını okuyamadım..

sadece söylemek istediğim,ne Taurasiymiş arkadaş,
yada ne terbiyesiz insanlarmışız arkadaş...
birkaç gündür Taurasi hakkında fenerbahçelilerin forumlarda yazdıklarını okuyunca
nerede fenerbahçe adı geçse midem bulanır oldu,yazıktır be kardeşim
hiç ayrıntısına girmiyorum
bu adamlar yüzünden futbol futbolluktan çıktı..İçimden geldiği gibi yazıyorum ama üzerine alınan alınsın ve kusuruma bakmayın DÜŞÜN GİDİİİN ULAN FUTBOLUN YAKASINDAAAN....