Çarşamba, Ekim 24

Amrabat-Riera



Dün çok garip bir maçtı. Irmak Kazuk'un maç sonu röportajında Amrabat'a dediği gibi; içinde çok fazla hikaye barındıran bir maçtı. Tabi ki baş aktör yağmur. Ama birkaç isme parantez açmak lazım. 

Amrabat ve Riera. Biri bonservisiyle, diğeri aldığı ücretle her zaman eleştiri konusu olan ve olmaya devam edecek futbolcular. Ama bugün değil. Bakıldığı zaman ikisi de bu tarz sahaların topçusu değil. Amrabat alıp giden, vites yükselten, deparlı ara sıra inceci biri. Riera ise her zaman inceci, çoğu zaman kaçak dövüşen, biraz pısırık gözüken solak. Onlar düzgün sahaların,boş alanların topçusu.

Maç öncesi kadro açıklandığında, Amrabat-Riera ikilisinin önlü arkalı sol tarafta oynamasından korkmuştum, hatta Twitter'a Cluj'da oynayan sağ açık ben olsaydım fiyatımı katlardım yazmıştım. Ama o maç bu maç değildi. Yağan yağmur, daha da ötesi rezalet saha zemini, bambaşka bir maç izlettirdi. Cluj sağ açığının o kadar etkili olamayacağını görebiliyorduk ama Amrabat ve Riera'nın bekleneni veremeyeceğini maç başladığında bile savunabilirdim.

Riera maça iyi başladı. İyi devam etti. Maçın en çok top kapan ismi olmuş. Amrabat ise ilk yarıya kötü başladı. Saha zemininin kötü olduğunu anlaması için 15-20 dakika geçmesi gerekti. O dakikaya kadar, top sürmeye çalıştı, ince oynamaya çabaladı, ayağı kaydı. Ama 20.dakikada sonra bir kere bile yıkılmadı. Top kaptırmadı. Oynaması gerektiği gibi oynadı. Sol tarafa geçince daha da etkili oldu. Riera verdi, o ortaladı, gol geldi.

Bir de negatif taraftan bakarsak Emre Çolak gerçeği var. Topçu eleştirmeyi sevmem ama yazmasam içimde kalacak.  Bu sahada oynayan topçuya kızılmamalı fakat Emre Çolak hakikaten sınırları zorladı. Bu tarz sahalarda nasıl oynamamak gerektiğini gösterdi. Amrabat için dediğimiz "20.dakikadan sonra saha zeminini anladı" cümlesini Emre'ye uyarlarsak, bu sabah yataktan kalkınca bile hala anlamamış olabilir. Emre yetenekli adam ama zekası adeta yeteneğine ihanet ediyor. Acaba idmanlardan sonra 1 saat su doku falan mı çözse? Bu sahada inadında dripling yapıp, adama geçmeye çalışmak gerçekten kolay iş değil. 

Son paragrafta Amrabat ve Riera'ya dönelim.  Bravo. Özellikle Riera. Geçen sene Kadıköy'de çektirdiği fotoğrafla sempatimi kazanmıştı. Sol ayaklı olduğu için sol bek oynamak zorunda kalan adamları kendime yakın hissediyorum. Riera'yı da ayrı gözle izliyorum.


3 yorum:

Adsız dedi ki...

"Amrabat 20.dakikadan sonra saha zeminini anladı. Bir kere bile yıkılmadı. Top kaptırmadı."

Aynı maçı mı izledik? Benim izlediğim maçta 45. dakikada 2 kişiye çalım atmaya çalışan bir keltoş vardı. Riera ve Emre Çolak konularında haklısın da Amrabat'ın en az Çolak kadar zeka sorunu var. Yine de 2. yarı mücadele etti. 18 tane orta yapmış ama sadece asist hatırlanıyor. Amrabat asla Gs topçusu değil. En fazla 60'dan sonra girer, o da Terim'in hatrına...

kutay dedi ki...

sana katılıyorum ama aynı maçı izlememişiz. sen önceki maçlarda zihninde kalanlara amrabat'ı değerlendiriyorsun, o maçı oynuyorsun. amrabat'ın oyun zekasında eksikler olduğuna katılıyorum ama bu maçta oynması gerektiği gibi oynadı, bunu da görmezden gelemeyiz. üstelik en önemli artısını; gücünü ortaya koyabildi, rakiple girdiği her mücadelede ayakta kaldı, bu sahada bunu yapabilecek oyunucu pek yok.

Adsız dedi ki...

"Acaba idmanlardan sonra 1 saat su doku falan mı çözse?" vşsldasdkaslşdkasdkla amk

17