Pazar, Ağustos 5

Kırılma Maçları #3



Kırılma maçlarının şahı. Belki de son 5-6 senede Süper Lig'in şampiyonluğuna derbiler ve bahar aylarındaki şampiyonluk maçları dışında bu kadar etki eden başka bir maç yoktur.

Maça iyi başlayan, hatta golü bulan (Golde Kazım'ın ısrarı,takibi unutulmaz - gerçi unutuldu, hatta görülmedi bile-) Galatasaray, kendi sahasında maçı garantiye aldığını düşünüyor.

Ama öyle olmuyor. Arka arkaya gelen goller ve kırmızı kartlar skoru değiştiriyor. Muslera'nın son kötü maçı, Servet'in fiilen olmasa da son maçı. Kırmızı kartlar ve yenilen 4 gol, takımda daha önce olmayan şeyleri uyandırıyor. Çimleri döven futbolcu, hırsından topu ısıran takım kaptanı, sahanın üzerine çöken tribün. 

Bundan yaklaşık 1 sene önce, bu sefer eski stadyumunda yine bir iç saha maçında 4 gol yenilerek bir mağlubiyet alınmıştı O gün tribünlerin adını sayıkladığı hoca, 1 sene sonra yine 4 yiyordu. Fakat bu sefer maç sonu destek tezahüratları yükseliyordu. Bir sonraki hafta takımın formasyonu ve isimler değişmişti. Takımın kimliği bile değişmişti. Bazı mağlubiyetler, bir galibiyetten daha hayırlıdır denir ya, işte o mağlubiyet budur. 

Teşekkürler maçı çığrından çıkaran Abdullah Yılmaz

Şampiyonluk tam olarak burada gelmiş olabilir.

Bu arada Gaziantepspor'un attığı goller çok güzeldi. Direkten dönen topun Popov'un önüne düşmesini otur defalarca izle. İstesen atamazsın.

1 yorum:

Adsız dedi ki...

yan hakem serdar diyadin de unutulmamalı