Cumartesi, Eylül 2

Barbershop



Barbershop, sanırım önceden diziymiş. Beğenilince sinemaya geçmiş. Orada da tutunca seriye dönmüş. Ben ilkini izledim. Vasat bir komedi filmi bekliyordum ama haksızlık etmişim. Tamam, güldürürken düşündüren, mesaj veren, dolu dolu bir film değil ama 100 dakika boyunca güzel zaman geçiyor ki bu da bana yetiyor. 

Bizim buradaki berber dükkanlarına çok benzemesi de yakınlık kurmamı kolaylaştırdı. Bu benzerlik normal mi, yoksa şaşılacak bir durum mu ondan da emin değilim. Bir berber dükkanı ne kadar farklı olabilir ki? Le Mari de la Coiffeuse'de geçen dükkan da bizimkilere benziyordu. Biri Türkiye, biri Fransa, biri ABD...Belki de dünyanın en evrensel ortak mirası berber dükkanlarıdır.

Hiç yorum yok: