Perşembe, Şubat 20

Nights in Rodanthe


Normalde film yazıları yazdığımda, yazının fotoğrafı filmden bir sahne veya bir afiş olur. Fakat bu sefer o kadar kötü bir filme denk geldik ki, filmden bir sahneyi koymaya gönlüm razı oldu. Onun yerine filmin geçtiği mekanın fotoğrafını koyuyorum. Zaten o mekan da film çekildikten sonra oldukça ilgi görmüş.

Zaten bu filmin güzel tek kısmı da mekan kullanımıydı. Herhalde kitabı okuyan (kitap uyarlaması) biri böyle bir yerde film çekmenin çok güzel olacağını, iki tane ünlü oyuncunun da filmi izlenir kılacağını, senaryonun ve yönetmenin çok da önemli olmayacağını düşündü.

Romanın kendisini bilmiyoruz ama filme bakınca ondan da bir beklentimiz yok. Richard Gere ve Diane Lane 2002'de Unfaithful'u çevirmişti. Benim mesafeli yaklaştığım film çok da kötü eleştiriler almamıştı. Herhalde o etkiyle 2008 yılında iki oyuncuyu bir daha buluşturup bir romantik film çekmek istemişler. Açıkçası para da kazanılmış. Fakat sinema sanatının şanı saygısızca çiğnenmiş!

Nights in Rodanthe, bir fırtınada bir otelde yalnız kalan iki orta yaşlı ve 'yaralı' insanın hikayesini anlatıyor. Büyük ihtimalle orta yaşlı ve orta üst sınıf kadınların çok fazla ilgisini çekmiştir. Zira Lane'in canlandırdığı Adrienne karakteri onlara hayallerini yaşatıyor. Adrienne, yakışıklı bir doktora kendini aşık ediyor, kendisini aldatan kocasının ilgisini yeniden kazanıyor, çocuğuyla sorunlarını hallediyor. Daha ne olsun. Fakat tüm bunlara rağmen Lane çok kötü bir oyunculuk sergiliyor. Gere ise filmin ortalama üstü tek unsuru.

Gerçi benim de duygulandığım bir sahne oldu. 43 yıllık karısını standart bir ameliyat esnasında bir anda kaybeden adamın doktora açıldığı sahnede yıkıldım.

İşte sinema böyle. Tarihin en kötüsünü izlerken bile bir şey yakalayabiliyorsun. Böyle bir filme altı paragraf yazmak da ayrı bir başarı...


Hiç yorum yok: