Çarşamba, Ekim 23

Alt Tarafı




Sakin bir gün. Evde oturuyoruz. Az sonra arkadaşlar gelecek, beni evden alacak, sokakta muhabbet edeceğiz. Bir anda sokakta karışıklık oluyor. Koşturmaca. İş makinaları bizim sokaktaki 40-50 (belki de daha fazla) senelik ağaçları kesmeye başlıyor. Mahalleli olayın şokunu atlattıktan sonra tepki göstermeye başlıyor ama nafile. Herkes şokta zaten. 5 dakikada olup bitiyor her şey. Ağlıyoruz. Akılma Gezi Parkı değil, Bilgin Gökberk geliyor. "Abi haklıydı" diyorum yanımdakilere, Kadıköy Belediyesi'nin Kalamış'ta kestiği ağaç için bir sene mücadele etmiş, itiraz etmişti, ses çıkaran olmamıştı..

Olayın şokunu atlatmak için, kendimizi rahatlatmak için sahile iniyoruz. Sahilin bir gecede artık sahil olmadığını görüyoruz. İnşaat alanı olmuş. Denizi dolduruyorlar. Giremiyoruz. Yürüdüğümüz yollar, top oynadığımız sahalar, çay içtiğimiz büfeler kapalı. İsyan ediyoruz ama sesi duyan yok. Boşa kürek çekiyorsun. Anlamıyorlar. Yanımızdan geçen bazı insanlar "Ne olacak, başka yerde içersiniz çayınızı, hizmet gelsin" diyor. Resmen dalga geçiyorlar. 30 senedir buradayım ben, 60 senedir anam-babam burada. Onların burası. Bizim. Başka yere gidin diyemezsin. Çaresizce ağlıyorum. Bu korkunç rüyadan ağlayarak uyanıyorum.

Hayatımda gördüğüm en kötü rüyalardan biri. Çaresizliği gördüm resmen. Uyandım. Bu ağaç kesme olayına değil de kentsel dönüşüm zırvasına yordum. Son dönemde en büyük korkularımdan biri haline geldi. Ama rüyanın 3 gün sonrasında da ODTÜ olayları yaşandı. Daha önce Gezi Parkı. Ülke siyaseti karışmıştı, gündem değişmişti, ben de taraf olmuştum ama yaşananları hiç bu kadar kendi başıma gelmiş gibi de hissetmemiştim. Belki de Güneydoğu'da da 40 sene önce böyle olmuştu. Geldiler bir anda yaşam alanlarına girdiler. Bu kötü hayatta sığındığın tek yer olan mahallene, köyüne giriyorlar. Yıkıyorlar. Yok ediyorlar. Korkunç bir şey. Ha ülkeni işgal etmişler, ha mahallene girmişler.

Bu anlattığım, siyasi bir konuymuş gibi olmasın diye uğraşıyorum. Körü körüne AKP muhalifliği veya başka bir grup sempatizanlığı yapmak istemiyorum. Ama, bir sabah kalkıp, arkadaşlarınla gölgesinde soğuk gazoz içtiğin, mahalle maçında kale direği yaptın, ilk hoşlandığın kızla konuştuğun ağacın kesilmesi o kadar kötüymüş ki... Bunu bana yaşatan olursa ömür boyu unutmam, düşmanı olurum. Seni kesiyorlar, geçmişini koparıyorlar senden. 

O yüzden her şeyi yapın, taraf seçin, benim karşı tarafımda da olun, önemli değil ama çıkıp "alt tarafı ağaç" demeyin. Çünkü mesele gerçekten ağaç meselesi değilmiş.

Anlamınızı beklemiyorum.


3 yorum:

Adsız dedi ki...

O zaman biraz beyin jimnastiği yapalım , kafa açalım ve ezber bozalım.

Abi güzel diyorsun , katılıyorum sana ama bu cadde tayfasının da suçu yok mu bu günlere gelmemizde ?

Bugün sahil yolu dediğin yer dolgu alan. Adamlar villalardan denize girerken , şimdi önlerinde S virajı oldu.

Caddebostan'da Polat lüks site yaptı köşk ile burger yanına kimsede çık yok ( bi de kale muhabbeti yaparlar) İşin komiği Alp Yalman'ın da yine Suadiye sahilde mini avm'si bişeyi var

Suadiye Otel'in karşısı mesela , mini avm oldu.

Göztepe PArkı'nın karşısında eşşek kadar kuleler dikildi

Moda girişinde otel yapıldı.

Ckm desen zaten ucube

Bu insanların bugüne kadar sağ iktidarlarla falan araları hep iyiydi. Anap'ı , Dyp'si..

Aslında olay "yaşam tarzı". Eskiden Fenerbahçe Parkı , Piramit ne bileyim çay içme mekanları..Kapalılar yoktu , onların deyimiyle avam yoktu. Şimdi herkes her yerde. Yeni yeni Anadolu insanları karıştılar aralarına hem onlardan daha zenginler.

Millet biber gazı yerken , bunlar cadde'de "laiklik" diye bağırıyorlardı.

Bu adamların istediği metroseksüel , yakışıklı bir lider. Adamlar GEnç PArti'ye oy verdiler ya

kutay dedi ki...

Yüzde yüz haklısın; ama bu benim esas sorunum değil.

mesela şu an inanılmaz bir kentsel dönüşüm hamlesi var kadıkoyde, belli bir seviyenın altında olanlar(misal ben) yavas yavas buralardan kopmak zorunda kalacağız. gezi parkı sonrası sosyal medyada şov yapan kadıkoy belediyesinin nasıl talanlar yaptığını, chpye oy verenlerin nasıl desteklediğini biliyorum. ama bu benim mahalleme, çocukluğumu geçirdiğim yere, buranın insanına, arkadaşlarıma olan sevgimi değiştirmiyor.

bu dışardan saldırı kimden gelirse gelsin allah belasını versin..)

Adsız dedi ki...

yaşanmışlık var. net.