Salı, Aralık 18

Ağlatma




Maç öncesi koreografi muhteşemdi. Pankarttaki sözü beğenmedim. Daha anlamlı bir şey yazılabilirdi. "Herşey unutulur hatıralar kalır" bu şölenin yanında çok basit kalmış.

Stada ilk geçtiğimiz günlerde, TT Arena'da koreografi yapmamız zor olur diyordum ama yanıldım. Ali Sami Yen geleneği devam ediyor. Hatta bazen Ali Sami Yen'de o ufacık tribünlerde nasıl yapmışız diye düşünüyorum.

Derbi olmasından dolayı, rakibin Fenerbahçe olmasından dolayı bu sefer yadırgamamak lazım ama bu aralar çok Kadıköy temalı koreografiler yapıldı. Belki biraz değişik, yaratıcı şeyler bulunabilir. Bu da ufak bir eleştiri.

Asıl eleştiri ise bu paragrafta... Koreografi yükselirken çalan şarkı muhteşem. Fakat stadyum hoparlöründen şarkı çalınması kötü bir durum bence. Kulüp ile tribün arasında organik bağ olmamalı, olsa bile bu kadar belli edilmemeli. Nasıl sahada Fenerbahçe gibi kazandıysak, burada da Fenerbahçe zihniyeti çıktı ortaya. Kadıköy'de yönetim destekli hazırlanan pankartlar, çalan şarkılar, Ercan Saatçiler vs...Unutulmadı. Ve sanki bu da biraz bu yolu tercih etmeye başladığımızın göstergesi. Keşke o tezahüratı taraftar tek başına söyleseydi.

Gerçi Aziz Yıldırım'in "Kadıköy'de nasıl koreografi yapılır göstereceğiz'' açıklamasından sonra buna da çok takılmamak lazım.

Koreografinin bir parçasını tutmak, ne olduğunu, neyin altında olduğunu eve gidip saatler sonra görmek veya karşı tribünde ilk açılış anını izlemek. Bunlar en az gol kadar güzel şeyler.

Bu arada; uzun süre söylenip daha sonra gerçekleşen tezahüratları çok seviyorum....

Hiç yorum yok: