"Açıkça söyleyeyim takımı valilik destekliyordu. Bu durum, 'hazır para peşinde koşma' alışkanlığı oluşturdu. Tabi bu para belli bir çevrenin hoşuna gitti. Kulübü rant kapısı olarak gördüler. Bir dönem, düzenli gelir getirsin diye kulübe dolmuş hatları verildi. Bu dolmuşlardan her ay 500 milyar para gelirdi. Ancak o hatları satarak para kazandılar. Kulüp düzenli gelirini kaybetti.
Diyarbakırspor'a 2001'den 2009'a kadar 103 milyon TL aktarıldı. Bunun yüzde 90'ı valilikten geldi.
Tabi kimse denetim yapmayınca orada bir çark oluştu. Kulübü bir rant çetesi sardı. Valilik paranın takibini yapmadı. Doğru kullanılıyor mu kullanılmıyor mu, denetlenmedi. O paranın sorumluluğu hissedilmedi. Şimdi para musluğu kesilince herkes elini ayağını kesti. Kimse takıma talip olmadı. Kimse kulübün yanında değil."
Diyarbakırspor'a neler oldu? Son 3 yılda böyle paraşütsüz düşmenin nedeni neydi? Sürekli bir şeyler duyuyorduk ama en resmi ağızdan yapılan açıklama bu oldu. Kulübün eski basın sözcüsü Suat Önen diyor bunu. 2001-2009 arası Valilik üzerinden yani devlet kanalından aktarılan paradan bahsediyor.
Neden 2001. Çünkü 24 Ocak 2001'de Gaffar Okkan öldürüldü.
Neden 2009. Çünkü Bursaspor ile olaylı maç oynandı. Daha oynanmadı.
Kısacası Diyarbakırspor, diğer birçok Anadolu takımı gibi, birilerine hizmet etti. Birileri, kulübün üzerinden rantını döndürdü. Diyarbakırspor'u diğerlerinden ayıran özellik, daha siyasi meselelerle bezenmiş olmasıydı. Bu sefer aktörlerden birinin Devlet olması. Devletin Diyarbakırspor üzerinden siyasi oyunları yeni bir şey değil. Ama kanıtlanmış oldu. En azından ben ilk defa bu kadar kesin bir ifade ile karşılaşıyorum.
Sonuç olarak, takım bugün amatör kümeye düşme aşamasında. Kulüp yok, yönetim yok, galibiyet yok, borç var, umut yok...
Çıkış yolu da bulamıyorum. Bir kulüp, nasıl bu kadar çaresiz bırakılır. Bu takımın taraftarı dışında güveneceği kimsesi olamaz mı? Devlete güvenmiş, işi boşaltılmış; yöneticiler zaten tekin değil, TFF bu tarz işlerle uğraşmıyor.
Bir kulübün kaderi; borçlandırılıp, terk edilmesi ve sonrasında taraftar ile başbaşa bırakılması. Diyarbakırspor, Kocaelispor, Sakaryaspor olması fark etmiyor.
1 yorum:
Diyarbakır için o topraklarda yapılan en meşhur yorum da şudur (Takımın durumuna dair en net yorumdur bence.) : "İçeride devletin takımı, dışarıda PKK'nin temsilcisi"
Kulübün düştüğü fikren darboğazın başka bir açıklaması da olamaz zannımca.
Yorum Gönder