Ne güzel başlık dimi... 2 sene önce onun yaptığının yarısını, ondaki kadrodan daha kaliteli bir kadro ile yapamayan Rijkaard Eskişehir maçından sonra B planı yok diye eleştirilince millet Rijkaard'ı peygamber belleyip ayağa kalktı bu adam nasıl eleştirilir, başımıza gelen en güzel şey Rijkaard'dır diye. Aykut Kocaman'a teknik direktör değil diyen Fenerbahçeliler görünce Rijkaard eleştirilerine karşı çıkan Galatasaraylıları tebrik etmek düşüyor bize. Ama dünkü maç Galatasaray maçıdır ve eleştirene birşey demek mümkün değil. Ancak bokunu çıkarmak vicdansızlık.
***
Temmuz'un 5'inde yurtdışına gittim, hatta iş yerinde seni de gözaltına alacaklar diye espriler bile dönmüştü. Ben oradayken emniyet 19 maçta şike tespit etti, yöneticilerimiz Metris'e yollandı. 24 Ağustos, kabullenilmesi çok zor bir olaya denk geldi ben yine yoktum, Şampiyonlar Ligi'nden ihraç edildik. Gerçi nasıl olduğunu anlamaya başladık da artık... Ve dün, yine yoktum, üstelik kaderin cilvesi geçen sene Galatasaray'ın canını yakan takımın şehrinde, Lviv'deydim. Gece sonunda canı yanan biz olduk, camiayı yalnız bırakmaya gelmiyor.
***
Bugün gazetelere baktım, herkes Bilica diyor. Bilica dün kötü oynadı, bence kendi hatasından 2 gol yedik, üstelik daha fazla da yiyebilirdik sırf Bilica'nın hatalarından... Ama temel sorun Bilica'ydı demek bu cengaver kardeşimize haksızlık olur. Dün bu kararı eleştiren kim olursa olsun Bekir'in sakat olduğu ortamda Bilica'yı oynatırdı. Asıl sorun, sonunda play-off olan ligde, 3 puan öndeyken, rakip, karşında çok iyi oynamasına, sürekli pozisyon bulmasına rağmen Stoch'un topu girse "eyvah gene mi" dedirteceğin bir rakip. Bu kadroyu anlamadım. Bu maalesef çok sevdiğim Aykut hocanın klasik Galatasaray maçları yanlış kadro seçimlerine eklenen son halka oldu. Geçen sene Kadıköy'deki maçta Dia-Stoch-Alex, orta sahada Mehmet Topuz-Emre ile hemen hemen pozisyonsuz bitirilen maçta orta sahayı Cana'lı Barış'lı Hagi'ye verdik, Seyrantepe'de maça Cristian-Selçuk ile başladık orta sahayı gene rakibe verdik, geçen seneki maçın ilk yarısı bundan çok farklı değildi, Galatasaray'ı bu maçta öne taşıyan şey kadro kalitesi oldu. Cristian ve Selçuk'un ikisi birden sahadayken kazandığımız tek maç sezon başındaki Ordu maçı. Onda da Ordu inanılmaz goller kaçırdı. Üçlü ortasaha inanılmaz gereksizdi özetle. Bienvenu sağda, oranın asıl oyuncusu Dia kenarda, Alex santrfor falan, maç Galatasaray maçı olunca bu tercihlere sinirlenmemek mümkün değil.
***
Sorunlar çok farklı, çift forvet mi oynayalım, tek forvet mi oynayalım değil. CAS davası ne oldu, Emin Özkurt ne dedi, iddianame nasıl olacak, yasa vetodan sonra tekrar geçer mi falan... Ali Yıldırım takım otobüsüne biniyor, Kavacık'ta iniyor, bu ortamda yukarıdaki eleştiriyi yapmak bile içimden gelmiyor ama derbinin de özrü olmuyor maalesef.
***
İnşallah hoca, Alex varken kafasındaki 4-3-3'ü oynatamayacağını, Selçuk-Cristian birlikteyken maç kazanılamayacağını, Stoch'un devamlı oynaması gerektiğini, Bienvenu'den sağ açık olmayacağını düşünür, taşınır anlar ya da anlamaz bilmiyorum. Anlamasa da hoca başımızın tacı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder