Pazartesi, Ocak 26

Yeni Emre Aşık




Emre Aşık'ın kariyeri alkışlarla sona ermişti. Örnek bir profesyonel olarak yeşil sahalara veda etmişti. Özellikle Galatasaray tribünlerinden büyük saygı ve sevgi elde ederek ayrılmıştı. Oysa kariyerinin ilk zamanları, hatta çoğu zamanı öyle değildi. 

Fenerbahçe'den uzaklaştırıldı, Beşiktaş'ta gözden çıkarıldı, Galatasaray'dan defalarca gönderildi. 2005-2006 sezonunun devre arasında Galatasaray'a geri geldiğinde "Ne gerek vardı, çok yaşlandı" diyenler çoğunluktaydı. O dönüşünün ardından 1.5 sezon oynadı ve tekrar gönderildi. Tekrar geri döndü, tekrar oynadı. Her zaman eleştirilen, gözden çıkarılan, savunma bölgesinde oynaması nedeniyle sık sık kart gören bir futbolcuydu. Buna rağmen son döneminde "kurtarıcı" olarak defalarca forma giymesi, ona duygulan saygınlığı zirveye çıkardı. Her zor dönemde, yüzde yüz hazır şekilde sahada olması, işine gösterdiği saygı, mücadele gücü, Emre Aşık'ı diğerlerinden ayıran özellikleri oldu. Yaptığı ufak tefek hatalar, işine gösterdiği saygı nedeniyle ikinci plana itildi.

Hakan Balta da buna benzer bir duruma doğru ilerliyor. Dah doğrusu ilerlemesi lazım. Emre Aşık'tan çok farklı bir profili var aslında. Mesela başka takımlara hiç gitmedi. Yıllardır Galatasaray'da. Stoper değil, bir sol bek. Emre gibi dominant bir karakter değil. Sessiz, gösterişsiz. Fakat o da çok eleştirildi. Bir türlü kendini kabul ettiremedi. Her zaman gönderilecekler listesinde adı geçti. Yine de bir şekilde takımda kalmayı başardı. Rijkaard'ın gönderilişi esnasında adı çıktı, sigara içerken çekilen fotoğrafları nedeniyle üstü çizildi. Kadıköy'de Fenerbahçe'ye iki gol atmış olması bile ona pozitif bir katkı sağlamadı. Özellikle son dönemleri sakatlıklarla geçti.

Fakat son 1-2 ayda gösterdiği performans Emre Aşık'ın son zamanlarını hatırlatıyor. Buna rağmen hak ettiği takdiri almakta zorlanıyor. Emre Aşık'ın futboldan kopmasından sonra boşalan görev, son zamanlarda Hakan Balta'nın takım içindeki rolü haline geldi: Tehlike anında camı kırınız.

Özellikle stoper bölgesinde eksik olduğunda sol bek orjinli olmasına rağmen Hakan'ı oynatın ve sıkıntıyı uzaklaştırın. Semih Kaya sakatlanırsa, Chedjou ülkesine giderse, Koray bekleneni veremezse, Gökhan Zan iyileşmezse sakın dert etmeyin, Hakan Balta göreve hazırdır.

Mersin İdman Yurdu maçındaki müdahelesi hala akıllarda ve son çıkışının sembol noktası haline gelmiş olabilir (Şampiyonluk sezonunda Gaziantep deplasmanında da buna benzer bir hamlesi vardı). Fakat jeneriklik hamlesi dışında, gösterdiği performansla da formanın hakkını veriyor. Hamzaoğlu'nun gelişinden sonra önce 18 dakika (Konyaspor), sonra 56 dakika (Semih'in sakatlandığı MİY maçı) sahada kaldı. Mersin maçında geride oynamasına rağmen takımı ayağa kaldıran isimlerden oldu. Ertesi hafta ilk 11 çıktığı Gençlerbirliği maçında bana göre takımın en iyisiydi. Beşiktaş maçında oynamadı. Dün akşam ise savunmanın lideri gibiydi. Kriz döneminde elinden geleni yaptı. Hak ettiği takdiri artık almalı.

Semih iyileşince ve Chedjou dönünce yeniden kulübeye geçecek. Fakat en umulmadık zamanda sıra ona geldiğinde, Galatasaraylı'nın kafası rahat olabilir. 2008 ve 2009 yıllarında da stoperde sık sık görev almıştı. Belki de sol ayaklı olması onun en büyük handikapı oldu. Mecburen sol beke hapsoldu ve iyi bir stoper olarak anılma şansını kaçırdı. Kaçırdığı fırsatı 30 yaşından sonra yakalaması mümkün. Tıpkı Emre Aşık gibi...

Hiç yorum yok: