Cumartesi, Ocak 24

Citizen Kane



Eskiden , interneti çok fazla kullanmadığım dönemlerde, IMDB, ekşi sözlük, Twitter yokken, beğenilerin çok fazla yayılmadığı, belirli (ve kaliteli olduğu iddia edilen) bir zümrenin değerlendirmeler sunduğu dönemde bu filmin adını çok duyardım. "Citizen Kane tarihin en iyi filmlerinden biri" denirdi. Birçok üstüm payesi vardı. Bu sıfatlar filme olan merakımı her geçen zaman arttırıyordu. Ama konusuna dair hiçbir şey de bilmiyordum. Siyasi mesajları olduğunu tahmin ediyordum. Belki ahlakçı bir filmdi. Emin değildim. "Citizen" olduğuna göre böyle olmalıydı. 

Zaman geçti, seneler geçti. Fakat filmi bir türlü izleyemedim. Bu arada etrafta izleyenlerin sayısı arttı, bilgiye ulaşmak kolaylaştı. Bir zamanlar tarihin en iyi filmi olarak anılan film, IMDB'de ilk 50'nin altına düşmüştü. İnternet sitelerinde "İyi film ama sıkıcı" yorumları çoğalmıştı. Twitter'da onlarca film hakkında defalarca muhabbetler dönerken, bu filmden bahseden yoktu. 10 senede ne oldu da bu kadar gözden düştü...

Sonunda izledim. Film gerçek bir Hollywood filmi... Şu anki sinemanın atası olarak göstermek mümkün. Bu aralar çok fazla eski film izledim. O nedenle aradaki farkı anlamam kolay oldu. Hatta işin teknik kısmından çok fazla çakmasam da bu filmdeki farkı anlamak mümkündü. Her şey apaçık ortadaydı. Zamanın ötesinde, dahiyane ve şu andaki pencereden bakınca oldukça basit. Ve bunu yapan adam da o zaman henüz 26 yaşında. Sinemanın içinden gelen biri değil. Hayranlık uyandırıcı..

Zaten filmde hikayesi anlatılan Foster Kane ile Welles arasında benzerlikler kurmak mümkündü. Welles'in çocukluğunda ve gençliğinde yaptıklarını bizler belki de ömrümüz boyunca yapamayacağız. Onun 26 yaşında çektiği "devrimci" filmin benzerini biz yapamayacağız.

Filmin kendisi de oldukça güçlü. Sıkılanın nasıl sıkıldığını anlamıyorum. Evet, belki herkes için "yüzyılın filmi" olmayabilir ama hızlı bir şekilde akıp,  kendini izlettirdiğini de söylemek lazım. Acaba insanlar, Rosebud'ın ne olduğunu bu kadar çabuk mu merak ediyor? Herkes direkt sonuca mı gitmek istiyor? Belki de orada başka bir şey anlatılıyor. Günümüz insanı belki de o nedenle bu filmden bahsetmiyor artık. O kadar zamanı yok. O kadar derine inmek istemiyor. Film hızlı da olsa sıkılıyor. 

Açıkçası ben de kendi sıralamamda ilk 10'a sokmayabilirim. Belki ilk 20'ye de giremeyebilir. Ama garip garip filmlerin övgülere boğulduğu, değişik akımların türediği bir ortamda 1941 yılında yapılmış bir film abide gibi duruyor. Gerçi çekildiği dönemde de Akademi tarafından dışlanmış bir film, fakat bu da akademinin yıllardır süren alışkanlığı olduğu için çok da şaşırtıcı değil.

Hiç yorum yok: