Cuma, Ocak 9

Aşağıdaki Transferler


Devre arası transfer dönemini çok fazla sevmem ama PTT 1.Lig'de bambaşka oluyor. Aslında biraz da rahatsız edici. Hemen hemen çoğu takım baştan aşağı yenileniyor. Çoğu takımda iki devrede iki farklı kadro çıkıyor. Bu sezon da transfer dönemi hızlı başladı.

Şaban Genişyürek için lige geri döndü diyebiliriz. Geçen sene Göztepe'deydi, bu sezonun başında da Osmanlıspor'a transfer olmuştu. Fakat Osmanlıspor'da sadece 3 maça çıkabildi. Az önce ise resmi imza atıldı. Artık Manisaspor'un futbolcusu. Bir aksilik olmazsa sık sık ilk 11'de göreceğiz kendisini.   Şaban, aldığı her kararla gündemde kalmaya devam ediyor. Herhalde en çok da Karşıyaklıları kızıdıryor. 

Önce ezeli rakip  Göztepe'ye transferi kızdırmıştı yeşil kırmızılı taraftarları, sonrasında da Ankara Belediye Başkanı Melih Gökçek'in takımına gitmesi ulusalcı yapısıyla bilinen semtte ufak bir yankı bulmuştu. Şimdi de komşu şehir Manisaspor. İzmirlilere göre"kasaba"... 

Bu çekişmeler pek de önemli değil ama Şaban'ın geldiği nokta şaşırtıcı. Bir ara ligin en iyi forvetlerinden biri olarak Süper Lig'e göz kırpıyordu. Süper Lig'e çıkmanın en kolay yolu olarak Göztepe'ye transfer olmayı düşündü, yanıldı. O sezon Göztepe küme düştü. Biraz 2.Lig'de oynadı, orada da şampiyonluk gelmedi. Göztepe, geçen sezon Hatayspor'a yarı finalde elendi. Göztepe 2.Lig'de kaldı fakat Şaban 1.Lig yolunu buldu ve geçen sene yarı finalde Süper Lig'i kaçıran Osmanlıspor'a transfer oldu. Orada da işler beklenildiği gibi gitmedi. Şimdi ise sıra Manisaspor'a geldi. 

Şu an küme düşme hattında bulunan Manisaspor'da aslında fena olmayan bir kadro var. Ligde kalabilir. Ama daha büyük hedefler için oldukça uzak bir yerdeler. 30 yaş barajına gelen Şaban da artık hedeflediği birçok noktadan uzak durumda. Belki de yıllar sonra sonra bu ligin en özel golcülerinden biri olarak hatırlanabilir. En azından öyle bir şansı önünde duruyor. Bunu da kullanamazsa, ezeli rekabet tarihinde ufak bir yer edinmekten başka bir kariyer hikayesi olmayacak.

Benim açımdan bir diğer ilginç transfer ise Şanlıurfaspor'da gerçekleşti. Aslında çok ilginç denemez, maddi krizde olan Samsunspor, golcü ismi Adilovic'i refah içindeki Şanlıurfaspor'a kaptırdı. Bu durum gayet normal. Transfer de heyecan verici. Adilovic, çok ilginç tarzı olan bir oyuncu. Oldukça da faydalı. Geçen sezon play-off finali oynayan Samsunspor'a çok büyük katkılar verdi. Benzerini Güneydoğu'da sergileyebilir. Zaten takım ilk 6 içinde ve halen kadrosunda Simon Zenke, Serdar Özbayraktar, Youseff Yeşilmen, ligin hakkı verilmeyen solaklarından Volkan Okumak ve Abdülkadir gibi hücumcular bulunuyor. Bu isimlere Adilovic'in eklenmesi, hem ligi izleyenleri hem de teknik direktör Cihat Arslan'ı heyecanlandırmıştır.

Adilovic transfernin bir diğer önemli kısmı ise, bir dedikodu haberinin yok olmasını sağladı. Elmander'in adı da bir ara Şanlıurfaspor ile anıldı. Bir Galatasaraylı olarak beni biraz korkuttu. Elmander'i alt ligde görmek üzerdi. Hele o ligde bekleneni verememesi daha da üzerdi. Neyse ki Adilovic, bu korkulara gerek bırakmadı. Üstelik daha doğru bir hamel oldu. 

Öte yandan da biraz dedikodu kısmına girip toparlayalım. Adana Demirspor'un golcüsü Mulenga sözleşmesini feshetmiş, o da her an Şanlıurfaspor ile anlaşabilirmiş. Öte yandan Adana Demirspor ise Necati Ateş ile görüşüyormuş. Gerçekten de ilginç birliktelikler. Bu arada Adana Demirspor'un sezon başında Bursaspor'dan kiraldığı forvet Oğuzhan'ın ilk devre boyunca müthiş bir futbol ortaya koyduğunu söylemek lazım. Seneye Süper Lig'de görebiliriz.

Tam bu satırları yazarken Yılmaz Vural'ın Osmanlısporg'daki görevinden istifa ettiğini öğrendik. Osmanlıspor için Manuel Fernandes söylentileri vardı. Biz Fernandes'in imzasını beklerken (pek ihtimal vermeden) Yılmaz Vural'ın ayrıldığını öğrendik. 

Devre arası transfer dönemi ligin kendisinden daha hareketli. Aslında bu durumu da ayrı bir şekilde değerlendirmek lazım. Kulüplerin çoğu o kadar büyük krizdeki, futbolcular sürekli takım değiştirmek zorunda kalıyor. Geçen sene play-off finali oynayan takımda bu sene maaşlar ödenmiyor, senelerce transfer yapmaktan kaçınan takımlar bu sene rekor kırıyor. Dengeler devamlı değişiyor. Aslında Türk futbolunun aynası var. Hiçbir takımda istikrar yok, bu da hem ülke geneline hem de üst tarafa yayılıyor. Yine de izleyici olarak bu durumu düzeltecek olan bizler değiliz. Düzelmiyorsa, keyfine bakacağız...

Hiç yorum yok: