Pazar, Aralık 28

Beşiktaş 66-58 Galatasaray


Yaklaşık 1.5 sene olmuştu bir basketbol maçına gitmeyeli. Akatlar'a uğramayalı ise daha da fazla.2.5 sene sonra bir daha girdim o salona. Son girdiğimde Beşiktaş şampiyonluğa oynuyordu. Tribünler dolu, biletler karaborsaydı. Oysa şimdi o heyecan kaybolmuş. Son gittiğim basket maçı 18 Mayıs 2007'de oynanan Galatasaray- Fenerbahçe maçıydı. O maçın gerginliğini, heyecanını,coşkusunu, hararetini düşününce bu maça derbi demek çok zor oluyor.
Maçın tek "olay" anı resımde pota arkasında gözüken pankart yüzünden yaşandı. "Lig Tv İade Ediyoruz" yazan pankart sakıncalı bulundu. Önce yerinden çıkarıldı. Bu sefer tribünde sallandı. Oyuncular hava atışını beklerken, hakemler içeri girmeye karar verdi. Pankart ortalarda gözükmeyene kadar maç başlamayacaktı. 15 dakika sonra sorun halledildi. Tabi bu pankartı sorun belleyen zihniyet devamlı karşımıza çıkacaktır. O nedenle sorun "geçici" olarak ortadan kalktı diyelim.
Aklı geçen haftaki futbol maçında ve bir gün önceki başkan açıklamasında olan Beşiktaş taraftarı herhalde maça konsantre olmakta çok zorlanacaktı. Maç öncesindeki tablo buydu.Ama ilk dakikalarda Beşiktaş eksik kadrosundan beklenmedik bir şekilde üstünlük kurunca, tribünler maçı hatırladı. Galatasaray ise 11 maçta sadece Efes'e alınan 1 mağlubiyete son iki senedeki Akatlar maçlarından zaferle dönmenin rehavetini ekleyince hafif bir "hafife alma" rehavetiyle başladı.Hatta son oynanan maçta elde edilen "Torino galibiyeti" bunlara eklenmiştir. Bu kendine güven gereksiz panik yapmayı engelledi ve maça denge geldi. Ama derbilerin özelliği burada ortaya çıkıyor. Kim favori gösterilirse, gösterilsin, maç ne kadar dengede olursa olsun, maçın kırılma anlarında daha çok mücadele eden maçı koparır. Cevher ve Mehmet'in takımı taşımasıyla Beşiktaş 4 maçlık galibiyet serisini 5 maça çıkardı. Galatasaray ise Akatlar'da 66 sayı yemesine rağmen maçı kazanamadı. İsteksiz ve isabetsiz hücümlar maçın kaybedilmesinde etkiliydi. Guroviç gibi bir silah sadece 3 sayıda kaldı. Cüneyt'in çabaları yetersiz kaldı.
Beşiktaş maçı daha çok isteyerek daha çok haketti. Ve haklı bir galibiyet aldı. Galatasaray ise bu maçı kısa bir süre sonra unutturabilir. Keza haftaya Fenerbahçe maçı olacak. Muhakkak ortam da farklı olacaktır ve biz de bu derbiyi unutmuş oluruz. Artık cumartesiyi beklemek farz oldu.

Hiç yorum yok: