Bu fotoğrafın altına dokunaklı cümleler yazmak isterdim. Biraz zorladım kendimi ama olmadı, çıkmadı. Tahminen 2-3 ay sonra, o dozerler kamyonlar iğrenç,boğuk, basık Mecidiyeköy sokaklarında fink atmaya başlayınca daha net çıkar kalpten geçenler.
Burası bir koridordan daha ötesi. Real Madrid maçının devre arasında umutlu olanlar az sayıdaki umutsuzu burada ikna etti. Sene 2001'di. 2001'de 30 yaşında olanlar 1992'de 21 yaşındaydı, W.Bremen maçının devre arasında ısınmak için buraya girdiler. 1992'de 18 yaşında olanlar 1987'de Eskişehir maçında 13 yaşında babasıyla beraber geçti buradan, beraber ilk şampiyonluklarını görmek için.. 1987'de 20 yaşında olup sesi kısılan gençler, 2006 yılında 39 yaşında Denizlispor maçını burada dinledi, bekledi sessizce.
Birçok dostluk burada başladı. Siz görmediniz ama burada çok fazla kavga çıktı. Gole sevinmeler yukarıdadır hep zaten. Yukarısı biraz imajdır. Pankartlar hep yukarıda gösterildi tüm Türkiye'ye, davullar da hep yukarıda çalındı ama hepsi burada saklandı, burada hazırlandı.
Ali Sami Yen'de maç izlemeyen insanlar, Ali Sami Yen'in çimlerini de, kalelerini ve filelerini de tribünlerini de, yedek kulübelerini de defalarca gördü. Fotoğraflardan veya televizyondan. Stada gelemeyenlerin göremediği tek şey koridorlardı. Bir de stadın atmosferi dedikleri o şey. O atmosferin başlangıç noktası, bu koridorlardır işte. Atmosfer denilen o soyut şeyin şekli burada belli olur. Bu koridorları görmeyenler o yüzden ben Sami Yen'i görmedim diyor.
Ve işte bir kaç ay sonra görme ihtimalleri kalmayacak, bunun gibi birkaç fotoğraf dışında.
4 yorum:
o koridorda cizmenin icine sakladigim ve polis kontrolunden gecerken ayagimi acitan cakmaklari aceleyle cikarip, tribune cikmadan ugur sigarami yaktim.
ne zaman orada bulunacak kadar sansli olsam.
Daha bir kere bile ağır ağır, sakince yürümedim o merdivenlerde hep koştum. Kapdan girip o yeşili görene dek geçen süre belki de hep en heyecanl anı oldu maç gününün. Bazen bardaktan boşalırcasına yağardı yeni açıkta yağmur.Daha maça 4-5 saat var o koridorlar sabahçı kahvesi gibydi sığındığımız.
Bu arada böylede yazılmaz be abi murathan mungan mısın :) ELLERİNE SAĞLIK
Galatasaray PSG 17 Ekim 1996 günü ilk kez o koridorlardan geçip Hagi efsanesine gözlerimle tanık oldum. Tamamen sarı bir forma, vakıfbank reklamı.
4 tane H var o geceye damga vuran Hagi,Hakan Şükür, Hakan Ünsal ve Maaelesef 2-0 giden maçta 2 şok gol yiyen Hayrettin. Hakan devre bitmeden 3ü bulunca Hayro kurtuldu. Hatta 2. devre başında Yeni açık Hayroyu alkışladı. O da ya boşversenize gibi bir tavırla selamladı.O akşam 3. golden sonra Dağ başını duman aldı dakikalarca susmadı Fransızları fena üzdük herhalde, sonra onlar da bizi üzdü.
O sezon belki de o koridorda en çok eleştirilen adam da Hayro oldu.
Yorum Gönder