Haftanın belki de sezonun maçı cumartesi günü Santiago Barnebau Stadı'nda oynanacak. Real Madrid ve Barcelona şampiyonluk yarışının en keskin virajını dönecek. 12 olan puan farkı şu an 4'e inmiş durumda. Real yenerse fark 1 olacak. Barcelona belki son 10 yılın en güzel top oynayan takımı. Real ise belki de son 10 yılın en güzel top oynayan ikinci takımı. 18 maçtan 17 galibiyet çıkarıp farkı indirdiler ve buraya kadar geldiler.
11'e 11'de Barcelona belki daha ağır basıyor olabilir. Ama cumartesi çok eminim ki inanılmaz bir Real Madrid tribünü izleyeceğiz ve bu sayede ciddi ciddi 12'ye 11 oynanacak maç. Yabancı hayranlığı yapmak istemem ama Türk tribünleri bu maçı dikkatle izlesin. Real Madrid İspanya'nın en büyük kulübü ve haliyle İspanya'daki en çok taraftar onlarda. Yani bizim 3 büyüklere benziyor. İstanbul tribünlerinin sık karşılaştığı "başarıya alışkın taraftarın tribündeki pasif durumu" ise yaşamıyorlar. Evet yenilgilerde tepki sert olabilir ama maç içinde bir suskunluk veya monotonluk ile stres olmuyor.
İspanya, dünyanın ateşli tribünlerinde ilk sıralarda olamaz. Ne Yugoslavlar gibi meşale yakarlar, ne İtalyanlar gibi koreografi yapabilirler, ne İngilizler gibi kavga ederler. Ama Real Madrid tribünü dünyanın bütün tribünlerinden ayrılan bir yeteneğe sahip. Takımına gol attırır, hatta şampiyonluğu getirir.
Biraz Hıncal Uluç olalım. Bu hafta kesinlikle uykucu besteler olmayacak Barnabau'da. İlk dakikadan itibaren Barcelona takımı ve hakem baskının içine girecek. Maç bitse de çıksak diye düşünecekler. Real futbolcuları her şutta, her pasta, her kayarak müdahelede alkışa boğulacak. Maç dakika dakika yaşanacak. Zaten puan farkının inmesi gibi romantik bir duruma, rakibin Barcelona olması eklenince 90 dakika tam konsnatrasyon bir tribün olacak. Mesela 2007 yılının BJK-FB ve 2005 yılının GS-FB maçlarındaki ev sahibi tribünler maç öncesi alınan alkolle maç saati konsantrasyonu kaybetmişti..
Dünyanın en "kulüp gibi kulüp" ü, en bambaşka takımı Real Madrid'in başarıya endeksli olduğu inkar edilemez tribünü cumartesi ders verecek bize. Bana göre dünyanın başarısına orantılı olarak en iyi tribüne sahip klübüne taraftar o maçı aldıracak. Yıllardır böyle oldu. İsterse Zidane,Figo olsun isterse Raul Bravo,Pavon bu tip maçlar kazanıldı. O şartta kim oynarsa o maç kazanılacak.
İnşallah kapak olmaz bana....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder