Futbolun en güzel hali ne yazması, ne izlemesi, ne okuması. Topa vurmak bu dünyada yaşanacak en büyük hazlardan biri. 2007 Ağustos’una kadar deli gibi top oynuyordum. Güzel semtin insanları olduğumuz için, İstanbul gibi bir şehirde olmamıza rağmen top oynama sıkıntısı çekmedik. Ama ne olduysa 2007 Temmuzdan sonra oldu. Önce başka bir şehre taşınma, sonra askerlik, sonra da iş hayatı girdi. 1.5 yıldan daha fazla bir zamanda yapılan maç sayısı 5i geçmiyor ne yazık ki. Ben de diyorum niye eskisi kadar mutlu değilim.
Dün halı saha maçı yapan arkadaşları izlemeye gittim. Maçtan önce “kotuyla botuyla topa vuran, salak gibi koşan acınası durumdaki insan” modeline harfiylen uydum. Topa bir kaç vuruş yetti. Artık bahar da geldi, yavaş yavaş sahalara inmek lazım. Futbol oynamıyorsak yaşamanın ne gereği var.
Başkan( O kendini biliyor!) maç ayarla, geç saat olmasın ertesi gün iş var.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder