Pazartesi, Haziran 29

Ne alaka?

Sabah gazetelere göz attığımda Juan Sebastian Veron'un Bursaspor'a transfer olacağına dair haberler gördüm. Daha önce Davids'in Kocaelispor'a ve bugünlerde Çin'de top koşturan Denilson'un Manisaspor'a transferleri ile ilgili çok şey yazılıp çizilmişti. Birşey çıkmamıştı nihayet işin ucundan. Gerçi üç büyükler haricinde Anadolu'ya böyle bir transfer olsa en azından tarnsfer eden takımın şehri için bile büyük sükse olurdu bu. Haberle ilgili Bursa cephesinden "ilgilenmiyoruz" diye açıklama gelmiş. Bursaspor'un Veron'la ilgilenmemesi de güzel. Ama ben olaya oradan bakmıyorum. Bugün futbol piyasasında isim yapmış ve yaşları kemale ermiş futbolcuların, istedikleri parayı alabilecekleri en kaliteli liglerden birisi Turkcell Süper Lig. Öyle ya hala daha geldikleri yerde kral olduklarını ispatlayacakları, olgunlukla önderlik ettiklerini ispatlayacakları bir Şampiyonlar Ligi mevcut. Üstelik ciddi bir futbol seyircisi de cabası. Şu an bu durumda olan birçok futbolcu sayabiliriz. Fiorentina'ya gitmeden önce Crespo bunlardan biriydi mesela, Katar'a giden Juninho öyle. Dedikodu bunlarla da olabilirdi. Neden özellikle Veron ismi üzerine dünya kadar şey yazılıp çizildi bugün? Ve neden Bursaspor? Ben bir anlam veremedim bu işe. Bursa ağırdan satınca 34 yaşındaki Veron'un piyasası mı düşecek? Gazetelerde Bursa'yı gezmeye geleceğine kadar vardırılmış iş. Fanatik gazetesinde de Veron ve Messi'nin fotoğrafları yanyana. Manşet "işte Bursaspor'un bombası". Acaba "ulan Messi'yi mi alıyoruz" diyen Bursalı var mıdır? Ne diyelim Veron gelsin toparlasın Bursa ortasahasını, "en sevdiğim yemek de iskender" diye demeçler versin...

Hiç yorum yok: