Dünkü maça dair hala birkaç şey yazmak istiyorum. Kolay değil, geçen sene nisanda berabere kaldığımız Fenerbahçe maçından sonra ilk defa üzücü bir skor aldık. (O maçtan sonra yaşanan puan kayıplarını çok önemsemedim şahsen.) Haliyle 6 aya yakın bir süre sonra ilk defa üzülüyoruz. Umarım bundan sonra yine bu kadar uzun süre bekleriz.
Öncelikle dün açılan onlarca pankart arasında, kapalının önünde tuttuğumuz pankart oldukça anlamlıydı. Kendilerini medayaya hümanist, duyarlı ve farklı olarak gösterenlerin, ezeli rakibimiz Fenerbahçe'nin bile yapmaya tenezzül etmeyeceği bir terbiyesizliğe imza atması henüz unutulmamış.
2-) Tribünden devam edelim. Eskişehirspor'a edilen küfürleri abarttık. Hemen başka yere çekilmesin. Herkesin, her yerde ettiği küfürlerdi. Ama bize yakışmadı. Çünkü karşı taraftan abartı bir tahrik gelmemişti. Maç öncesi Sokak'ta yaşananlar ise daha kötüymüş. Ben görmedim. Çoluk çocuk yüzünden Galatasaray tribünü zan altında kalıyor. Ama içki içmek için insanların dolduğu Sokak'tan deplasman otobüsünü geçirmek de hangi aklın ürünüdür onu da merak ediyorum.
3-) Serdar Özbayraktar maç sonrası küfür yemek için her şeyi yapmıştır. Haliyle de küfürü yemiştir.
4-) Futbolcular şundan emin olsun. Biz onlardan daha çok üzüldük. "Biz taraftardan daha çok üzülüyoruz" yalanına şahsen ben kanmıyorum. Neyse önemli değil. Ama kıyasıya geçmesi beklenen bir sezonda yaşanan ilk puan kaybından hemen sonra tribün çabucak toparlanıp sizi çağırıyorsa, bir zahmet edin de gelin. Kaçar gibi soyunma odasına girmeyin. Bir gelin, bütünleşme olsun. Bu kaçışlar nedeniyle iki kesim arasında bağ oluşmuyor ve haliyle kötü zamanlarda takıma destek çıkan olmuyor. Ufak ayrıntılar bunlar ama önemli. Ben maç sonu kalmış son nefesimle takımı çağırıyorum adamlar hiç oralı olmuyor. Sonra da meydanı boş bulan Eskişehirspor futbolcusu Ali Sami Yen'in ortasında üçlü çekiyor. En az puan kaybı kadar acı verici bir durum.
Tribüne geldiğiniz vakit 11 kişi beraber gelin hatta. Bizim takım elele derken, Arda, Ayhan gelsin demiyoruz mesela, bizim takım diyoruz, 7 kişi gelmeyin, 11 kişi bir arada olun. (Bu maç için değil bu cümle)
Tribüne geldiğiniz vakit 11 kişi beraber gelin hatta. Bizim takım elele derken, Arda, Ayhan gelsin demiyoruz mesela, bizim takım diyoruz, 7 kişi gelmeyin, 11 kişi bir arada olun. (Bu maç için değil bu cümle)
5-) Sabri'yi hiç sevmiyorum. Baş nedeni de aklını çelenler yüzünden yaptıklarıdır. Yine de bugüne kadar Sabri top oynarken ona küfür etmedim. Top Sabri'ye gelirken çıkan uğultu artık Sami Yen'in değişilmezi oldu. Bu sene bu en azından bir müddet askıya alınsın. Yine söylüyorum Uğur Uçar varken Sabri'nin suratına bakmam ama 90 dakika esnasında her şey bir kenara bırakılmalı. Sabri'nin oynamasına bırakın Rijkaard karar versin.
6-) Burak Yılmaz'ın fiziği futbol oynamak için yaratılmış, dün bir kez daha anladım. Ama yok, çocuk yapamıyor.
7-) Dünkü doldurt boşaltlar çok can sıkıcıydı. Takımdaki bazı futbolcular hala Hakan gelsin bizi kurtarsın mantığında sanırım.
8-) Bu beraberliğin şimdi gelmesi daha iyi. Takımı Kadıköy'e uğurlama maçında yaşansa çok daha can sıkabilirdi. 7de 7 ise 100.yıl şampiyonluğu gibi. Hiç umrumda olmayan bir şey.
9-) Galatasaray tribünü koreografi yapmada bu ülkenin en iyisidir. İkinci de Eskişehirspor'dur. Dün iki taraf da güzel işler yaptılar. Arda'nın takım sahaya çıkarken açılan koreografiyi alkışlmasını yakalayan oldu mu?
10-)Hagi
11-) "Avrupa’nın en uzun boylu kalecisinin olduğu altıpasa sağdan soldan orta yapan Galatasaraylı topçular". Bunu geçen sene Sami Yen'de oynanan maçtan sonra yazmıştım. Aynı şeyler.
12-) Tokat yemek bazen iyidir.
13-) Rijkaard da ateşi yakmış. Koch'a şaka yollu sataştı. Derbinin kıymetini bilenler var iki tarafta da. Rekabet zevkli olacak.
14-) Mustafa Sarp'ın karşı karşıya kaçırdığı gol sonrası "Utan Mustafa, Guiza bile atardı onu" diyen, günün espirisini yapmıştır. Yalnız Mustafa büyük topçudur. Big player diyebiliriz. Dün takımın iyisi olarak onu gösterebilirim. Devam eder böyle inşallah.
Bu kadar yeter herhalde şimdilik.
14-) Mustafa Sarp'ın karşı karşıya kaçırdığı gol sonrası "Utan Mustafa, Guiza bile atardı onu" diyen, günün espirisini yapmıştır. Yalnız Mustafa büyük topçudur. Big player diyebiliriz. Dün takımın iyisi olarak onu gösterebilirim. Devam eder böyle inşallah.
3 yorum:
kutay o pankartın açılmasına sebep olanlar kim ? bilmediğimden soruyorum, yanlış anlaşılmasın.
bir önceki iç saha maçında sami yen'e gelen beşiktaş tarafları. tribünlerde metin oktay'a ve ali sami yen'e küfürler edildi.
pankart o yapılanlara göndermeydi.
tüm beşiktaş taraftarlarını olaydan sorumlu tutamayız ama o gun orada olanlar bu kufure eşlik etmişlerdir.
Kapalı tribündeki kitle maçın gidişatında ne kadar önemli olduklarının, maçı ne kadar etkilediklerinn ve içinde olduklarının farknda değil.Senin gibi bu bilinçte olanların sayısıda her geçen gün azalıyor. Korkarım seyrantepe'de bu durum daha da belirginleşecek. Beşiktaş maçı ve bu maçtaki performanslarla umudum iyice azaldı Alisamiyen kapalısıyla alakalı. Bari kendi topçunuza ettiğiniz küfürleri, uğultuları hakeme ve rakibe yöneltin. En azından maça ve gidişata bir etkiniz olur.
Yorum Gönder