Pazartesi, Ekim 5

8'de 8 ve bu kez iyi futbol

Tribünlerin canlılığında ve Fenerbahçe'nin bu arzulu oyununda Ankara'da Galatasaray'ın kaybetmesinin muhakkak etkisi vardır. Sonuçta böyle başabaş giden bir ligde 1 puan bile çok kıymetliyken bir anda puan farkını 5'e çıkarmak söz konusu oldu. O açıdan bakarsak istekli oyunun sebeplerinden birini buna bağlayabiliriz. Özellikle ilk yarıda sezon başından beri en iyi Fenerbahçe'yi izledik.
***
Emre'nin böyle bir rol üstleneceğini düşünmemiştim hiç. Geçen sene transfer edildiğinde fazlaca burun kıvırıyordum, ve bir sonraki yıl takımdan ayrılacağını düşünmüştüm. Hele hele oynamadığı maçlarda onu arayacağımı hiç düşünmemiştim ama bugün Emre takımın en önemli parçalarından bir tanesi. Hem presiyle, hem oyunu açan ters toplarıyla orta sahada Christian'la birlikte ligin de o mevkideki tartışmasız en iyi ikilisi konumundalar. Tıpkı Bilica ve Lugano gibi. Ama burada Bilica'ya ayrı bir parantez açmamız lazım. Biz oyun kurarken, sorumluluk alıyor. Senelerdir bu takımda önlibero oynadığını zanneden Selçuk Şahin'den topu dikine oynama konusunda çok daha becerikli bu bir gerçek. Üstelik ikili mücadelelerde de inanılmaz diri ve istekli. Lambur lumbur diyorken takım savunmasında bugün en büyük payı ona vermek zorundayım.
***
Tamer Bağlan'ın deyimiyle "maaaşallah Guiza" asist beceresini konuşturmaya devam ediyor. Gökhan'ın yaptığı ortada Alex'e indirdiği topun şiddeti, ölçülülüğü kusursuzdu ama ondan asıl beklenti gol atması yönünde. Gol yollarındaki bu etkisizliğin nedeni belki de özel hayatıyla ilgilidir, bilemiyorum. İlk tercih tabii ki Aykut Kocaman'dan sonraki yıllarda bu camianın gördüğü en iyi yerli forvet olan Semih Şentürk'tür. Alex için herkes zaten gerekli yorumları yaptı, yapıyor da. Bence Alex mükemmel bir futbolcu ve umarım birkaç yıl daha onu izleme şansına sahip oluruz. Bu milli maç arası takım için iyi bir dinlenme fırsatı olacak diyeceğim ama mümkün değil. Milli maçlar milli takımlara gitmeyen futbolcular için iyi bir dinlenme fırsatı ama gidenler için de eziyet. Rijkaard Gökhan Zan mevzusunda çok haklı. Herhalde milli maç arasından sakat dönen bir as oyuncu kadar kimse teknik direktörün sinirlerini bozamaz. Benim de korkum Gökhan, Volkan, Emre gibi oyuncuların buralarda sakatlanması. Umarım nazar değmez.
***
Özer'i oynarken görmek çok keyifli. Topla birkaç defa buluştu, yorum gereksiz olur. Herkes hakettiği yerdeydi dün, Kazım tribünde, Mehmet Topuz ilk 11'de, Özer sahada. Şimdilik işler yolunda gidiyor, Daum bunu nasıl başardı bilmiyorum ama, dünkü takım futbol olarak da iyiydi. Eleştirirken hakkını da teslim etmek lazım.

Hiç yorum yok: