Pazartesi, Ekim 19

Geçmiş zaman olur ki...

Aklım tamamen derbide olsa da biz de teknik direktör modasına uyup önümüzdeki maçı düşünüyoruz diyelim bakalım. Derbi öncesine denk geldiği için kimse pek sallamıyor ama Steaua Bukres maçı Fenerbahçe'nin kader maçlarından biri. Diğeri de yine aynı maçın Kadıköy'deki versiyonu olacak. Sheriff maçından sonra niyeyse "biz bu grubu yeriz" havası oluştu insanlarda. Ben pek öyle düşünmüyorum açıkçası. Gruba birinci torbadan dahil olan takımla, yani kağıt üzerindeki favoriyle kendi evinde oynayacağız. Yenildiğimiz takdirde ki bu oyunla ve kafaların pazar gününde olması sebebiyle yenilmemiz daha büyük ihtimal, Fenerbahçe gruptan çıkma şansını ateşe atacak. Çünkü Kadıköy'de yenemediğimiz takdirde direksiyon Steaua'da olacak...
***
İki takımın ilk eşleşmesi değil. Bundan 12 yıl önce UEFA Kupası 1. turunda eşleşmişti Fenerbahçe ve Steaua Bukreş. Foto ya 1996 ya 1997 sonbaharına ait. Her neyse biz eşleşmeye dönelim. 1996-97 sezonunu üçüncü bitiren Fenerbahçe bir sonraki yıl UEFA Kupası 1.turunda Steaua Bukres ile eşleşti. Deplasmandaki maçı o zamanlar daha Murdoch'un satın almadığı TGRT yayınlamıştı. Maçı da Ümit Aktan anlatmıştı. Maç 0-0 bitmişti. Boliç bu maçta saç-baş yoldurmuş, bir penaltı atışını da dışarı yollamıştı. Fenerbahçe'nin rahatlıkla kazanabileceği bir maçken berabere bitmişti ancak Kadıköy'de kesin turu geçeriz diyorduk. Kadıköy'deki rövanşta maçın ilk dakikalarında golü buldu Steaua Bukres. Bir de ilk yarının sonlarına doğru Rüştü'nün hatalı çıkışıyla yediğimiz abuk subuk bir gol vardı. İkinci yarıda Boliç'le 1 gol bulmuştuk ancak yetmemişti. Fenerbahçe bir sonraki yıl eşleştiği MTK ile yine deplasmanda etkili oynadığı bir maçta 0-0 berabere kalmış ve yine Kadıköy'de Rüştü'nün hediyesiyle turu geçememişti. Geçen sene MTK ile olan hesabını zorlanmadan gördü takım. Ancak Steaua maçlarının o kadar kolay olmayacağı aşikar.

Hiç yorum yok: