Pazartesi, Ekim 19

Galatasaray 4-3 Trabzonspor


Dün maça gitmem son anda belli oldu. Trabzonspor maçlarının güzelliği ve Fenerbahçe maçından önce oynanan son lig maçı olması ve üstüne Fenerbahçe'nin yenilgisinin gelmesi maça gitmeyi kaçınılmaz kıldı.

Başka bir takımla oynasaydık ve başka bir zamanda oynasaydık gitmezdim. Trabzonspor maçları bir başka oluyor çünkü. 2003-04'te Frank De Boer, Fatih Tekke, Yattara, Orhan Ak, Abdullah Ercan özneli bir maç, 2004-05'te Sami Yen'de Symko ve Gökdeniz golleriyle şampiyonluğu kaptırdığımız maç, 2005-06'da şampiyonluk yolunun en önemli virajında, yağmurlu bir günde 4 gollü bir galibiyet (ve Tolga Zengin'e merhaba), 2006-07'de hakem sayesinde zora giren maçı Arda ve İliç'in çabalarıyla kazanmamız. Hepsi güzel (aslında bazen acıklı) ve unutulmaz bir 90 dakika yaşanmasına neden oldu.

Dün de öyle oldu. Maç o kadar zevkli ve heyecanlıydı ki, bu maçı uzun uzun yazmaya gerek yok. En azından analiz olarak. Hem de kazanan biz olduğumuz için, çok irdelemektense aylar-yıllar sonra unutulmaz maçlar adı altında yazılır. Tıpkı yıllar evvel 5-3 yenildiğimiz maç gibi. (Kevin Campbell)

Zaten maça geç girdiğim için kolay adapte olamadım. Amaç erkenden öne geçip Fenerbahçe özneli tezahüratlar yapmaktı. Kewell golü atınca ateşi yakmış oldu. Daddy Cool melodisiyle girilen Harry Kewell duraklama yapmadan "Fener Geliyoruz"a döndü.

Ardından bir de 2.gol. 3 gün arayla 2 gol atan bir Servet, ilk golün ortasını yapan Sabri. Herşey beklenenden daha güzeldi. Haliyle derbi de başlamıştı. Tayfun Cora'nın golü devreyi 2-1'e getirince kimsenin morali bozulmadı. Bir kaza golü olarak görüldü.

Maçın ilk yarısında Ayhan ve Colman savaşını izledim. İkisi de müthişti. Top kapma yarışına girdiler. Ayhan'a yardım edenler olunca bu mücadeleyi önde bitirdi ilk 45 dakikada. Colman ise yalnız kaldı. Keita beklenen atarları yapamasa da Sabri ile o tarafı iyi kullandılar. Kewell gole rağmen yine erken tükendi, Baros kavgasını yaptı hem savunmayla hem topla, Arda son haftalara nazaran daha etkilydi, Gökhan Zan zaman zaman korkuttu ama beklediğimden daha iyidi, Hakan Balta takımın en kötü adamıydı, Mustafa Sarp her zamanki gibiydi. Ama bunların hiçbiri önemli değildi. Çünkü "içimiz rahat etmiyordu."

İkinci yarı dengeler değişti. Ayhan'ın yardımcıları ve bıraz da Ayhan oyundan düştü. Üstelik Colman'a Serkan Balcı ve birazda Gabriç yardımcı oldu. Colman atınca 2-2 oldu. Colman ayrı bir yazı konusu. Bana göre 4 büyüklerdeki en iyi orta saha. Şimdi bu cümle de yanlış anlaşılacak. O yüzden "en beğendiğim orta saha" diyebilirim. Ben beğeniyorum birader, sorgulama beni..

Colman'ın golü 2-2'ye getirince akla hemen geçen sene geldi. Yine önde olduğumuz bir maçta 2-2'ye getiren Colman'dı ve hafta içi yine önemli bir Avrupa Kupası oynayacaktık.

Trabzonspor, Karadeniz inadı ile saldırmaya başladı ve bu anda maçın kırılma anı gerçekleşti. Serkan Balcı, müsait pozisyonda topu auta atınca, Trabzonspor'un geri dönüşü efsanevi bir boyuta taşınmadı.

Beşiktaş maçında olduğu gibi, yine inanılmaz bir gerginlikle baskıyı yerken, arka arkaya 2 gol bulduk. Ve o dakikada yine Kadıköy'e gittik. Colman 4-3 yapınca, maçı bitirmemiz gerektiğini farkettik.

Neyse ki talihsiz bir şaka yaşamadık. Zevkli, heyecanlı bir maçı kazandığımız için keyifle ayrıldık tribünden.

Maç bu, olay bu. Ben maçı beğendim. Çok hata yaptık. Doğru. Ama karşımızdaki takım da Trabzonspor. Madem iyi oynadığımız maçlarda puan kaybedince yerin dibine batırılıyor takım o zaman, böyle kazanınca da mutlu olmaya hakkımız var. Biz kazandık mutluyuz, gerisini Rijkaard hocamız düşünür zaten.

Galatasaray tribünü ise kötüydü. Fakat bunun için bahane uydurabiliriz. Trabzonspor'un bizi germesi, Fenerbahçe'nin kaybetmesi, haftaya derbi olması gibi nedenler güçlü bir tribün oluşmasına engel oldu. Ama en azından topçuya sataşan densizlerin bu maç çok fazla sahne almaması benim için teselli oldu.

Böyle keyifli ve güzel bir maç izlettikleri için iki takım topçusuna da, golü düşünen iki hocaya da, 3 puan kazandırdıkları için bir kez daha bizim topçulara teşekkür ederim. Ötesine gerek yok.

1 yorum:

POSTER BOY NYC dedi ki...

4.golu kimse konusmais.Her hafta denenen bir sekilde sag bek kulladi taci ve verkac ile arkadasini pozisyona soktu.taci bile bir duzen icinde kullaniyor galatasaray.Bence bu onemli bir parametre.kimse bunu konusmuyor.