Perşembe, Ekim 15

Terim'in Son Basın Toplantısı


Aslında son değil. Pazartesi günü bir tane daha yapacakmış. Dünkü basın toplantısını televizyonlar naklen verdi. Ben de izledim. Sonra gazetede yazanları okudum. Çok farklı bir basın toplantısına dönmüş. Ahali böyle okuyunca, Terim'i antipatik buluyor tabi. Ben de bu hafta edindiğim Terim'i savunma misyonuma uyarak bu yazıyı yazıyorum. Geçen hafta Sabri'yi savundum adam sakatlandı. Hocam dikkat et kendine:

-Bursa'da Rusya'ya karşı ilk milli maç oynayan kişiyim ben. Ama şimdi, içeriye girerken benim posterimi bile aldırmamışlar. Ben de insanım, inen çıkan duygularım var.

Bu tek paragraf olarak yazan yazı aslında 3 farklı sorunun cevabı. İnsan okuyunca, Terim ilk milli maçı oynadığı için vs.. posterinin açılmasını beklemiş ama sanki ona inat almamışlar da hoca ona tepki koymuş, "duygularım var" diyor. Ben olsam böyle anlardım. Fakat olay şudur:

İlk cümle Bursa tribünlerini nasıl buldunuz? sorusunun cevabı. İkinci soru ise alınan güvenlik önemleri ve alınmayan Azerbaycan bayrakları ile ilgili. Üçüncü soru ise, güya kimsenin soramadığı, sormaya çekindiği, "egonuz yüksek mi" sorusuna verilen cevabın bir kısmı.

Ego sorusuna verilen cevabın diğer cümleleri ise en altta: "Egom var gibi bir şeyi düşünmedim. Terim olmaktan gurur duyuyorum. 1000 defa gelsem 1000 defa Terim olurdum. Yaptığım hataları da 1000 defa daha yapardım. Eylem yapıyorum, bu ülkede yapılmamışları yapıyorum."

Bu cümleleri biri durduk yere kullansa meydan dayağı yer. Fakat olayın aslı şudur. İlk olarak ego var mı sorusuna verilen cevaptır. Ben öyle birşey düşünmedim, bazıları ego olarak görebilir ben özgüven olarak adlandırıyorum dedi.

Diğer soru, Fatih Terim olmanının sıkıntısını çekiyor musunuz?. Terim buna, "Terim olmak zor ama 1000 defa hayata gelsem 1000 defa Terim olmak isterdim." dedi. Dikkat edelim. Olurum demedi, isterdim dedi. İkisi farklıdır.

Hatalarınız oldu mu sorusuna da, iş yapan hata yapar benim de hatalarım var, hatalarım olacaktır da, eylem yapıyorum cevabını verdi.

Neyse ne aslında Terim'i sevmeyenler sevmemeye devam edecek, sevenler sevecek. Önemli de değil. Ama içinde Terim geçen konuşmaların, tartışmalarında çoğunda, kıskançlık, haset, bel altı vardır. Ve en kötüsü çarptırma vardır. Benim şahsi kanaatim bu yöndedir.

Fatih Terim'e neden futbol eleştirisi getirilmiyor diye düşünenler biraz da buradan baksın. Terim'in mimiğine, İngilizcesine, kızlarına ve daha bir sürü şeye saldırı olup, futboluna olmadıysa bunun sorumlusu Terim, Terim'in lobisi veya Terim'in egosu olamaz.

Hiç yorum yok: